Bir Hayalin Peşinde – Yarım Asır Evvel Bir Atlantik Serüveni
Kısmet’le çıktığımız Adriyatik gezimizde Hırvatistan’ın Split Limanı’nda demirliyiz. O da bana birsürpriz hazırlamış bugünün şerefine, çiçeklerle süslü mükellef bir sofra donatmış Kısmet’in güvertesinde.
Evet, bugün, İngiltere’nin Portsmouth Limanı’ndan Atlantik’e yelken basışımın, yani ilk açık deniz yolculuğuna çıkışımın tam 50. yılı. 24 Temmuz 1952 günü bir İngilizle beraber Ling adlı bir yelkenli ile Yeni Zellanda’ya gitmek üzere demir almıştık…
Mavi Karanlık
Zaman: 12 Eylül 1980 Darbesi öncesinin minyatür, kaotik “iç savaş” yılları.
Yer: Bodrum
Kişiler: Aydınlar
Olayların eksenini, doktora öğrencisi Nergis’in ölümle tehdit edilen sevgilisi, fizik asistanı Korhan’ı ölümden kurtarmak için Bodrum’a getirilişi, orada eski sevgilisi Özgür’le karşılaşması oluşturuyor. Nergis-Korhan, Nergis-Özgür ilişkisinin çevresinde, ülkenin içinde bulunduğu durum, “terör”ün tırmanışı, Bodrum’daki yaşayış ele alınıyor.Ölümün kol gezdiği bir dönemde her sınıftan aydının toplandığı Bodrum sığınağı şöyle çiziliyor:
Tabaklarla, içki şişeleriyle donanmış masalardaki arkeolog, gazeteci, yazar, öğretmen, doktor, mimar, hukukçu, radyocu, televizyoncu, büyük kent sosyetelerinden kadınlı erkeli bilinen yüzler, türkülü, kahkahalı, gülücüklü, konuşmalı, alkol kokulu, sigara dumanlı bir ortalıkta karman çorman…
Mavi Karanlık, Korhan’la Özgür arasında bocalayan Nergis’in sevdası ekseninde; asıl, aydınlarla halk arasındaki ilişki ve çelişkinin hesaplaşmasının sergilendiği, bugün de güncelliğini yitirmemiş bir romandır.
Seçme Metinlerle Rönesans Filozofları
Elinizdeki kitap, Leonardo da Vinci’den Thomas More’a, Machiavelli’den Erasmus’a, Galiei’den Copernicus’a, Luther’den Montaigne’e uzanan bir yelpazede insanın bilinç koşullarını kökten değiştiren düşüncelere ev sahipliği yapmış bir çağı, Rönesans’ı ilk elden tanıma olanağı sağlıyor.
Bu filozofların özlü biyografilerini de içeren kitap, okurun insanlık tarihinin anıtsal yapıtlarının birbiri ardınca üretildiği Rönesans dönemini esinleyen ve ondan esinlenen büyük düşünürlerin hayatlarına daha yakından bakmasını sağladığı gibi, Rönesans tarihinin de bir özetini veriyor.
Kitapta yer alan seçme metinler, adı geçen her bir filozofun, onu düşünce tarihinde temsil eden fikirlerini derli toplu olarak birarada sunuyor. Kitap böylelikle okurun, ciltler arasında dağılmış olan bilgiye daha hızlı ve kolay erişmesini sağlıyor.
Nicholaus Cusanus, Leonardo da Vinci, Sir Thomas More, Niccolo Machiavelli, Albrecht Dürer, Desiderius Erasmus, Martin Luther, Michelangelo Buonarroti, Nicolas Copernicus, Michael de Montaigne, Philipp Theophrastus Baumast (Paracelsus), Johann Kepler , Jakob Böhme, Galileo Galilei, Richard Hakluyt, Giordano Bruno.
Çin’de Afyon Savaşları
… (Batılıların) deniz yoluyla Çin`e gelmelerinden sonra durum değişti. Başlangıçta Portekiz ve Hollanda evlerini (buraya) taşıyıp ticaret yaptılar, Kanton`a gelip gittiler. İngilizler, Fransızlar, Amerikalılar (ve) Almanlar da (onların) ardı sıra birer birer geldiler. Onların bütün arzusu (yeni) Pazar(lar) açmaktı. Daoguang (yönetiminin) Yihai`ında (1839), afyon (ticareti) yasağıyla belalar başgösterdi. (yabancılar) hemen birleştiler, böylece Honkgong İngilizlere verildi ve Beş Liman ticarete açıldı.
Sanatın Gerekliliği
“Sanat insanın dünyayı tanıyıp değiştirebilmesi için gereklidir.Ama salt özünde taşıdığı büyü yüzünden de gereklidir.”
Ernst Fischer
Çağımızın sanat ve insan ilişkileri üstüne yazılmış temel kitaplarından biri olan Sanatın Gerekliliği’ni, John Berger’in önsözü ve Cevat Çapan’ın çevirisiyle sunuyoruz.
İstanbul’un Frenk ve Levanten Mahalleleri
Birçok dilin konuşulduğu, aynı tiyatro temsilinin farklı dillerde sahnelendiği Pera’dan, kentin para ve ticaret nabzının attığı Galata’ya, 1908’den sonra Cote d’Azur stili kumarhane kurulması planlanan Ayestafanos’tan o sırada Boğaziçi’nde küçük bir köy olan, ama yine de kamu parkıyla farklı bir yere sahip olan Bebek’e, çeşitli milletlerin bir arada yaşadığı büyük, karma bir köy olan Ortaköy’den kaplıcalarıyla Yalova’ya, kayık gezintileri ve flörtleriyle Göksu’ya İstanbul’un çeşitli semtleri.
Bekçisinden tulumbacısına, hamalından muhtarına, alafranga gece eğlenceleri düzenleyen Peralı zengin sarraftan, alaturka kıyafetinden vazgeçmek istemeyen mütevazı Levantene, falcı Kokona Elenko’dan Abdülhamid’in muskacısı Ebulhüda’ya, çeşit çeşit İstanbul tiplemesi…
A Royal Duty
Windsor Evi tarihindeki en sansasyonel bölümlerden birinin ardındaki anlatılmamış hikaye. Paul Burrell kendi adını temize çıkarmak için savaştı. Şimdi Prenses Diana hakkında yeni gerçekleri ortaya koyuyor ve ilk kez onun düşüncelerinin, okumayı umabileceğimiz kadar sadık bir şekilde aktarıyor. Kraliçe ile benzersiz bir ilişki kuran favori uşaktı. Galler Prensesi’nin “benim kayam” ve “güvenebileceğim tek adam” dediği uşaktı. Hırsızlıkla suçlandı, ardından hükümdarın tarihi müdahalesinin ardından beraat etti. Prensesin en yakın sırdaşıydı ve efsaneyi Diana yıllarının gerçeğinden ayırabilen tek kişiydi. Şimdi sonunda Paul Burrell dedikoduları ve yalanları kesiyor ve bizi Kraliyet Ailesinin karmaşık kalbine hiç olmadığı kadar yaklaştırıyor.
Ruh Hastalığını Anlamak
Antipsikiyatrinin, barındırdığı insancıl öze karşın, muhkem ve tutarlı bir bakış açısı yansıtmadığını sanıyorum. Duygusal yaşantının her bir parçacığını patoloji hanesine yazarak bir ilaç önermek ne kadar indirgemecilikse, ruhsal ıstırabı görmezden gelerek ilaç tedavisini yok saymak da o kadar indirgemeciliktir. İfrat ve tefrit arasında bir ara yol olmalı. Bu kitap ruh sağlığı ve hastalığı üzerine düşünmeyi, buradan insana dair sorular sormayı seven okurların keyif alacakları makalelerden oluşuyor. ‘Sana Ruhtan Soruyorlar’ adıyla ilk baskısı çıktığında alanındaki ilklerden biriydi. Ülkemizin içinden geçtiği buhranlı dönemlerin etkisi mi, yoksa modernleşmeyle beraber insan tekinin öne çıkması mı rol oynadı bilinmez, ama ülkemizde kitap okurları psikoloji/psikiyatri kitaplarına son yıllarda büyük rağbet gösteriyor. Yayına hazırladığımız bu kitap, bugünün donanımlı zihinlerine belki daha çok şey söyler
Resimde Anlam Sorunu
E.H. Gombrich, Türkiye’de büyük oranda Sanatın Oyküsü’nün yazarı olarak tanınıyor. Gombrich’in; çoğu anlam sorunlarına eğilen, çözümlemeler içeren ve sanat tarihi açısından çok daha önemli sayılan yazılarından bu derlemeyi hazırlarken, özellikle, kendisinin hala geçerli yorumlar olduğuna inandığı iki örneği ve son iki yazısını çevirmeyi uygun bulduk. Ayrıca kitapta, Gombrich’in yaşamı ve yapıtı hakkında kapsamlı birer bölüm de bulacaksınız. “Çoğu kişi beni bir araştırmacı olarak değil de Sanatın Öyküsü’nün yazarı olarak tanıyor. Öte yandan uzman arkadaşlarımın çoğu bu kitabı okumadılar bile… Onlar daha çok Poussin ve Leonardo’yla ilgili yorumlarımı dikkate almışlardı. Ne garip bir ikili yaşantı bu…” E.H. Gombrich
Şifalı Taşlar
Taşlar günümüze değin yüzyıllardır farklı kültürlerde sağlıkla ilişkilendirilmiş ve değişik sağlık sorunlarına iyi geldiğine inanılmıştır. Hindistan’da eskiden bazı taşların iyileştirici gücü olduğuna inanılır, çok ince hale gelene kadar öğütüldükten sonra “bhasma” adı verilen karışımlar hazırlanıp içilirmiş. Mısır ve Çin kültürlerindeyse, ışık ve enerji yakalama özelliği olan kristal boncuklar, doğru renklerle birleştirilerek güçler elde edilmeye çalışılmıştır. Çinliler insanın fiziksel, ruhsal ve duygusal varlığını yönettiğine inandığı beş elementi (odun, ateş, toprak, metal ve su) bu taşlarla dengelemeye çalışmışlardır. Bugünün, düşünceyi sadece göze indirgemede ısrarcı modern biliminin etkisinde kalmış bireyler olarak , “Cansız bir taşın insana nasıl bir etkisi olacak?” diye düşünebilirsiniz. Oysa günlük hayatımızdaki televizyon, bilgisayar, cep telefonu, baz istasyonu gibi çok sayıda nesne, vücudumuza olumlu ya da olumsuz birçok etki gösterebilir. Bunların hiçbiri bedenimizle temas halinde olmamasına rağmen bizleri doğrudan etkileyen ışınımlar yaymaktadır.
Yeryüzüne çıktıklarında bir enerji yumağı halinde olan taşlar ve kristallerin özelliklerini, hangi burçlarda ne tür taşların kullanıldığını, şifa amacıyla kullandığımız taşların bakım ve temizliğinin nasıl yapıldığını kapsamlı örnekler ve bilgiler ışığında bu kitapta okuyacaksınız.