• Bize Ulaşın
    0537 364 0921
  • Bostancı / İstanbul

İbn Haldun ve İnsan Bilimi

İbn Haldun’un tarihsel araştırmaya şaşırtıcı derecede çağdaş yaklaşımı, çağdaş dönem öncesi dünyanın önde gelen tarih âlimi olmasını sağlamıştır. Başyapıtı Mukaddime’de tarihsel kanıtları değerlendirerek olayların altta yatan sebeplerini belirlemeyi amaçlayan, Aristotelesçi kavramlardan hayat bulan bir yöntem geliştirmiştir. Yapısal tarih ve tarihsel sosyolojinin dünyadaki ilk örneğini temsil eden Mukaddime, Avrupa’daki Aydınlanma döneminden dört yüz yıl önce çağdaş tarihyazımını ve sosyal bilimleri öngörmüştür.
İbn Haldun, bu eserde, meslektaşı olan diğer Müslüman tarihçilerden kayda değmez şifahi geleneği bırakmalarını ve bunun yerine çalışmalarını felsefeden beslenen bir sosyal örgütlenmeler anlayışı üzerine temellendirmelerini talep eden kentli, kültürlü bir entelektüel dini otorite olarak ortaya çıkıyor.
Platon, Aristoteles ve Galen ile başlayan, Greko-İslami filozoflar Farabi, İbn Sina ve İbn Rüşd ile devam eden, sonrasında Montesquieu, Hume, Adam Smith ve Durkheim ile yenilenen entelektüel neslin bir üyesi haline gelen İbn Haldun ve başyapıtı Mukaddime üzerine ayrıntılı bir çalışma olan Marakeş’in Portakal Ağaçları – İbn Haldun ve İnsan Bilimi, iyi bir biyografi ve tarih kitabı olmasının yanı sıra aynı zamanda bir “Mukaddime’yi anlama kılavuzu” niteliğinde.

Read More

Delirium – İlhan İrem

“Aydınlık istençlerin isyanlarıyla, karanlık koridorlarda yaşanan inanılmaz günler…
Ve yağlı kara…
Dönüşmeyen, yükselmeyen yoğun sis…İsimlerini bir solukta sayıp dökeceğiniz yedi uyuyanların eğlentili gömme törenlerindeki sessiz film oyunları…
Artık gözlerimizi yakan toplumsal gerginlikler…
Şeriat ve ihtilal düşünceleri…
Hangi yok oluş/varoluşa kadar süreceği belirsiz sanal iyileşme masalları…
Gidenlerden beter tavizkâr, korkak ve ince hesapçı olanların dönme dolaplarına hapsolmuş gelecek düşleri…
Kuşaktan kuşağa sürüp giden bu inanılmaz gece yarısı hikayelerini kronolojik olarak sıraladım.
Toplumsal unutkanlık hastalığının bir nebze tedavisi için…
Geleceğin evrensel maviliklerinde bütün çığlıklarıyla tarihe karışacak bir yolculuk bu…
Yeni Çağ’ın kara safralarla hantallaşan gemisini yeniden uçurana kadar, ışığın, fareler, yarasalar ve diğer çağ dışı yaratıklarla kavgası sürecek.”

Read More

Yalıdakiler – Tayfun Er

Yalıda oturanlardan yola çıktı…
Ülkenin en zengin sınıfını ve mekanlarını yazdı…
Akrabalıklar, dostluklar, iş arkadaşlıkları
Hepsi zincirin birer halkasıydı…

Dünden bugüne en güçlü kimlerdir sorusu cevabını buluyor…

Read More

Bir Küçük Burjuvanın Gençlik Yılları

Demir Özlü’nün Bir Küçükburjuvanın Gençlik Yılları… Bir solukta okunan küçük, ama derinliği olan bir roman. Az sayfalı olmasına bakmayın, gerçek bir roman. Bunda da belgesel denilecek yönler var. 1960 sonrasının Türkiye’sinde, İstanbul’unda, o dönemin genç sanatçıları, yazarları arasında buluyorsunuz kendinizi. Sıkıntıları, umutları, sevileri… Son yıllarda okuduğum en gerçek romanlardan biri Bir Küçükburjuvanın Gençlik Yılları… Gerçekçilik savını ileri sürmeden gerçekçi, belgeselim demeden belgesel, çözümlemeye kalkmadan çözümleyici… Bir yazın yapıtı, bir ülkenin yüzü var, Demir Özlü tarafından ele alınıp gösterilen bir yanı… İçine girebildiğiniz, bize kendi ülkemizin kapılarını açan yapıtlardan… Bir ülkenin yüzüdür edebiyat, sözü üzerinde durmalı… Hele ‘yüzü’ hızlı bir değişme sürecinde olan bir ülkenin insanıysak… Özlü’nün Küçükburjuvası gibi düşündüğümüz olmuyor mu arada bir: ‘Her şey değişecek, her şey değişecek’, dedi. ‘Tek kaygım. Kaldırıma, sokağa, ilerideki ağaçlara bakıyordu. Değişmelerden sonra, bizim tanıyamadığımız bir dünya çıkmasın ortaya.’ Biz içinde yaşadığımız dünyayı bile tanımıyoruz. Sürekli değişen bir dünyadayız… Onu bize romanlar, öyküler, şiirler öğretir, tanıtır. ‘Kendi öz ülkemizin kapılarını bize açar’, Aragon’un dediği gibi… -Oktay Akbal-

Read More

Emily’ye Bir Gül

Yirminci yüzyıl dünya edebiyatının tartışmasız en büyük yaratıcılarından biri olan Faulkner’dan, her biri roman derinliğinde, akıldan çıkmayacak öyküler.
 
 William Faulkner, Amerikan Güneyi’ni romanlarında destanlaştırmakla kalmadı, yarattığı zengin dünyaya öyküleriyle yeni halkalar ekledi. Elinizdeki seçki, “Emily’ye Bir Gül”, “Ambar Kundakçısı” ve “O Akşam Güneşi” gibi en ünlülerinin de yer aldığı on yedi Faulkner öyküsünü bir araya getiriyor. Aralarında edebiyatımızın usta isimlerinin de bulunduğu, farklı kuşaklara mensup çevirmenlerin elinden çıkan bu çeviriler, Faulkner’ın romancılığına oranla gölgede kalmış öykücü yanını ortaya çıkarmalarının yanı sıra, bu büyük yazarın Türkçede ne kadar uzun zamandır ağırlandığının da kanıtı niteliğinde.
 
 
 Ben başarısız bir şairim. Belki her romancı önce şiir yazmak ister, yazamadığını anlayınca da şiirden sonra en zor tür olan öyküyü dener. Ancak onda da başarısız olduktan sonra roman yazmaya başlar.
  William Faulkner

Read More

Eski Uygarlıkların Şiirleri

Eski Uygarlıkların Şiirleri bin yıldan önceki kültürlerden – Sümer, Mezopotamya, Mısır, Hitit, Sanskrit, Yunan, İbrani, Çin, Arap, Japon, Fars, Aztek, Maya edebiyatından, Eskimo, Afrika, Kızılderili, Pasifik sözlü geleneklerinden 1300’e yakın aşk, hiciv, inanç, övgü, eleştiri, sevinç şiiri, türküler, ağıtlar, ninniler ve güzellemeler… Dünya coğrafyasının dört bir yanından dokunaklı, sevecen, lirik söyleyişler…

Bu derleme 1974’te ilk kez yayımlandığında, ünlü edebiyatçılar şu değerlendirmeleri yapmışlardı. Melih Cevdet Anday: “Halman’ı bu büyük emek ürünü yapıtı için ne denli kutlasam yeridir.”
Çetin Altan: “Çok zengin bir güldeste.” Rauf Mutluay: “Hemen her gün elime alıyor, istediğim yerden, istediğim kadar okuyorum.”
Zeyyat Selimoğlu: “Halman’ın titiz çevirisiyle dilimize kazandırdığı
Eski Uygarlıkların Şiirleri, tüm yeryüzüne dağılmış eski şiir bahçelerini günümüze getirip gözlerimizin önüne seriyor…”

Read More

Teknoloji Nasıl Çalışır

Akıllı telefonun yukarının neresi olduğunu nasıl bildiğini hiç merak ettiniz mi? Ya da sürücüsüz otomobillerin kazayı nasıl engellediğini? Veya görsel gerçekliğin nasıl çalıştığını? 
Şaşırtıcı keşiflerin ve icatların hayatlarımızı dönüştürdüğü bir çağda yaşıyoruz. Ancak birçoğumuzun anlamadığı teknolojilerin bağımlısı olduk.
Açık, anlaşılması kolay grafikleri ve büyüleyici gerçekleriyle Teknoloji Nasıl Çalışır, hayatımızdaki makinelerle aygıtları birbirinden ayırıyor ve bize nasıl çalıştıklarını gösteriyor.

Read More

Toprağın Dili ve Murassa Sanatı

Murassa kelime olarak “Değerli taşlarla bezenmiş” manasına gelmektedir. Murassa sanatı ise bir kabı, seramiği, çiniyi ve benzeri ürünleri değerli taşlarla süslenmesidir. Birçok örneğini Topkapı Sarayı’nda görebiliriz. Toprağın Dili ve Murassa Sanatı kitabında ise başta murassa olmak üzere çini ve seramik sanatlarının felsefesini ve inceliklerini Toprağın Dili koleksiyonu üzerinden siz okurlara anlatılmıştır.

Read More

İstanbul Haneleri

1880-1940 döneminin İstanbulu ve İstanbullusu evlilik aile ve doğurganlık ilişkileri açısından ele alındığında tahmine ve kanıya dayalı çizgilerin çok dışında bir tablo çıkıyor ortaya. İstanbul, başka bir müslüman kentinde ya da ortadoğu kentinde rastlanmamış özgün bir modelin sahnesi olarak gösteriyor kendini. Dubenle Beharın araştırmaı hem demografik veriler tablolar, içeriyor hem de bağımsız tarih makalesi ya da bağımsız edebiyat makalesi gibi okunabilecek bölümler.

Read More

Endişe Nehri Geçiyor

Yirminci yüzyılın ikinci yarısının en önemli Alman filozoflarından biri olarak kabul edilen Blumenberg, olağanüstü felsefi ve teolojik bilgi birikimini yansıttığı ve has denemecilere özgü ironik üslubuyla kaleme aldığı eserleriyle tanınmıştır. Endişe Nehri Geçiyor, Montaigne’in Denemeler’i veya Adorno’nun Minima Moralia’sı gibi bu üslubun doruk örneklerinden biri.

Ortaçağ teolojisinden astrofiziğe çok geniş bir alanı kat eden Blumenberg, bir düşünce tarihi detektifi gibi, farklı farklı birçok alandan ipuçlarının, metafor ve anekdotların (gemi kazası imgelerinin, dünyaya düzen verme girişimlerinin, Leibniz, Goethe, Simmel, Thomas Mann gibi yazarların hayatlarından önemsiz görünen olayların) izini sürerek insanın faniliğini anlamlandırmaya, insanlığın kendini gerçekliğin mutlaklığından kurtarabilmek için yaptığı girişimlerin tümü olarak kavradığı kültürün öneminin altını çizmeye çalışıyor.

Read More