Evrimin Dört Boyutu | Yaşam Tarihinde Genetik, Epigenetik, Davranışsal ve Simgesel Değişimler
Moleküler biyolojinin ulaştığı bulgular, Darwin kuramının gen merkezli yorumuna, yani adaptasyonların sadece şansa dayalı DNA varyasyonlarına dayandırılmasına meydan okuyor. Çünkü günümüzde kalıtım ve evrim görüşlerinde büyük bir devrim yaşanıyor. Bu devrimin peşinden giden ve kalıtımda genlerden başka unsurların da olduğunu ileri süren Jablonka ile Lamb, evrimin “dört boyutu”nun, yani evrimde rol oynayan dört kalıtım sisteminin izini sürüyorlar. Bu sistemler; genetik, epigenetik (ya da özellikleri, DNA temelli olmayan hücresel aktarım sistemleriyle geçirmek), davranışsal ve simgesel (dil ve diğer simgesel iletişim sistemleriyle aktarım) olarak isimlendirilmektedir. Bugün geniş çevrelerce kabul görmüş gen merkezli ve tek boyutlu görüşe kıyasla zengin ve karmaşık bir evrim görüşü ortaya koyan Jablonka ile Lamb’in yeni sentezi, tetiklenmiş ve edinilmiş değişikliklerin de evrimde rol oynadığını açıklığa kavuşturuyor. Jablonka ile Lamb, önce her kalıtım sistemini ayrıntılarıyla ele alıp daha sonra da tüm bu sistemlerin nasıl bir etkileşim içinde olduğunu göstererek parçaları birleştiriyorlar.
Kader; Zeki Demirkubuz
Türk sinemasında son dönemin en dikkat çekici yönetmenlerinden olan Zeki Demirkubuz, tümüyle avangard bir bakış ve yenilikçi bir sinema grameriyle kısa zamanda sadık takipçiler edindi kendine. Yarattığı özgün sinema diliyle ülke içinde olduğu kadar dışında da takdirle karşılanan Demirkubuz, Türk sinemasında son dönemde yaşanan canlanmanın en önemli bileşenlerinden biri olarak dönüştürücü bir etki yarattı. Gündelik yaşamın sihrini yalın olduğu kadar lirik bir üslupla işleyen filmleri, sinemada benzerine sık rastlanmayan bir duyarlılığın işaret noktalarıyla bezedi yönetmenin sinemasını. Demirkubuz, hakkında kaleme alınan bu ilk monografiyle, izleyiciden sonra okurun karşısında.
Asmalımescit 74 – Intermezzo (Bohem Hayatı)
Bir zamanlar İstanbul’da, özellikle Pera’da, resmî tarihin gizlediği, sefih ve düşkün ama yine de kendine göre lezzeti olan bir bohem hayatı yaşanıyordu. Fikret Adil kaybolan bu hayatı paylaşmış ve dile getirmiş ender kişilerden biri.
Sofralar, sohbetler, gazinolar, kumpanyalar, barlar, hususiler… Tiyatro, resim, şiir, sergiler, açılışlar ve
davetlerle dolu gündelik hayat. Fikret Adil bugün artık çok uzaklarda kalan bohem bir İstanbul’u
Asmalımescit 74’ün ardından nüktedanlığı elden bırakmaksızın anlatmaya devam ediyor.
Yahudi bir işadamının kızı ile Yunan bir tiyatrocunun kavuşmak için çareyi Atina’ya kaçmakta bulması
etrafında şekillenen anlatı, hem İstanbul tarihine hem de döneme ilişkin birçok ayrıntıyı barındırıyor.
Glorya Sineması’ndan Maksim’e, Casa d’Italia’dan Büyük Britanya Oteli’ne, Beyoğlu’ndan Atina’ya uzanan
bu aşk hikayesine Baudelaire şiirleri kadar, Arif Dino gibi dönemin önemli isimleri de eşlik ediyor.
Meddahlık ve Meddah Hikayeleri
“Meddâh”, Arapça bir kelime olup, “çok metheden” anlamını ifade etmektedir.
Ancak bu kelimenin, zamanla, anlamında bir genişleme olmuş, “halk hikâyecisi,
mukallit” mânâsında da kullanılagelmiştir. Enno Littmann’ın da vurguladığı gibi o,
“kutsal kişileri ve kahramanları öven bir sanatçıdır.” Bir temaşa (gösterim) sanatları
terimi olarak da halk hikâyelerini bir topluluk önünde anlatan kimsedir. Araplarda bu
kimselere “kāss”, “kassâs”; İranlılarda ise “kıssahân” veya “şehnâmehân” denmiştir.
Meddahlık, Osmanlı Devleti’nin kuruluşundan, yani XIV. yüzyıldan bugüne
kadar sürmüş, önemli bir dramatik sanat türüdür.
Prof. Dr. Süleyman TÜLÜCÜ
Uçurtmalar
Romain Gary’nin “Uçurtmalar” romanı, Fransa’nın Normandiya yakınındaki küçük bir kasabasında, uçurtmalar yapan bir amca ile bütün baskı ve direnişlerin arasına sıkışmış bir aşkı anlatıyor…
Cemal Süreya “Şairin Hayatı Şiire Dahil”
Cemal Süreya / “Şairin hayatı şiire dahil” alışılagelmiş, planı kalıplaşmış, beylik bir yaşamöyküsü değil. Tam tersine, Cemal Süreya şiirinin olanca inceliğini düzyazıda arıyor. Cemal Süreya’nın şiirinden hayata açılıyor, şairin hayatını şiirle buluşturuyor, örtüştürüyor. Böylesi bir yöntemi seçtiği için, hem göz kamaştırıyor, hem de kim bilir ne çetin bir çalışmaydı, dedirtiyor okura. Diyebilirim ki, edebiyatımızda yazılmış en güzel biyografilerden biri, bir başyapıt.
Selim İleri
Yaşam dizimizin yeni durağı, Cemal Süreya / “Şairin hayatı şiire dahil”. Feyza Perinçek’le Nursel Duruel’in birlikte gerçekleştirdikleri bu çalışma, yalnızca edebiyat dünyamız için değil, okurlar ve tüm şiirseverler için de vazgeçilmez bir kaynak. Sanatçının desenleri ve yaşamının çeşitli dönemlerinde çekilmiş fotoğraflarıyla.
The Chinese At The Negotiating Table / Style & Characteristics – (Müzakere Masasındaki Çinlilerin Tarz ve Özellikleri)
1953’ten günümüze tarihsel örnekler ve vaka analizleri de kullanılarak Çinlilerle müzakere süreci inceleniyor Yazar, efsanevi Çin sabrı mitini çürütüyor, Amerikalıların Çinlilerle müzakereye tepkisini değerlendiriyor ve Çin’in müzakerelere yaklaşımını analiz ediyor. 1949 gibi erken bir tarihte ABD ile yapılan görüşmeler sırasında ortaya çıkan Çin davranışındaki süreklilik unsurlarını ortaya koyuyor.
Between Gods
Alison Pick, düzenli olarak kiliseye giden Hıristiyan bir ailede büyüdü. Çok yakın olduğu babaannesi ve büyükbabası, Yahudi oldukları için İkinci Dünya Savaşı’nın başlangıcında Çek Cumhuriyeti’nden Kanada’ya kaçtı. Ancak ailesinin diğer üyeleri göç etmekte tereddüt ettiler ve seçimlerinin en büyük bedelini Auschwitz’e gönderildiklerinde ödediler.
Holokost’un musallat olduğu Alison’ın büyükanne ve büyükbabası, Hıristiyanlar olarak yeni hayatlarına yerleştiler. Alison’ın babası bile, bir yetişkin olarak Prag’daki Yahudi mezarlığını ziyaret edene kadar ailesinin geçmişini bilmiyordu. Bu utanç ve gizlilik atmosferi, Alison’ın yetişkinliğe yolculuğunu zorladı ve otuzlu yaşlarının başında felç edici bir depresyona girdi.
Bir boşluk duygusu içinde boğularak, Yahudi topluluğuna çekildiğini hissetti ve uluslararası en çok satan kitabı Far to Go için ailesinin üzücü geçmişinde ilham buldu. Sonunda, gerçek yolunun bir Yahudi olarak tarihini ve kimliğini geri almak olduğunu fark etti. Alison din değiştirme süreciyle ilgili derslere katılmaya başladı ve onun katılımına sponsor olacak bir haham buldu. Ancak eski yaralar açıldığından ve tüm ilişkileri test edildiğinden süreç kolay değildi.
Derin, anlayışlı, dürüst -ve ustaca yazılmış-Between Gods bizi inançlarımızı ve onların bizi ne ölçüde tanımladığını yeniden incelemeye zorluyor.
Zihinden Maddeye – Beynimizin Maddesel Realiteyi Yaratmasının Şaşırtıcı Bilimi
Bilim, metafizikten daha şaşırtıcı…
“Düşüncelerin madde olduğu” tezi, popüler kültürde bir fenomene dönüştü artık…
Hatta bazı spiritüel öğreticiler, sonsuz güçleri zihne atfediyorlar.
Peki, bu iddialar bilimsel olarak doğru mu?
İnsan zihninin düşünceleri gerçeğe dönüştürme gücü hakkında bilimsel kanıtlar ne diyor?
Epigenetik, sinirbilimi, elektromanyetizma, psikoloji, simatik (dalga kavramları üzerinde yapılan çalışmalar), halk sağlığı ve kuantum fizik, düşüncelerin derinlemesine gerçekten yaratıcı olabileceğini gösteriyor.
Ödüllü yazar Dawson Church ZİHİNDEN MADDEYE adlı bu kitabında, bilimsel gerçekleri inceliyor ve zihnin bir maddesel şekli nasıl yarattığını gösteren çalışmaları adım adım bütün ayrıntılarıyla gözden geçiriyor. Böylece bulmacanın her parçası yerine oturuyor ve bilimin metafizikten daha şaşırtıcı olduğu gerçeği ortaya çıkıyor.
Tıp, spor, iş, şifa, sanat ve bilimsel dünyada, düşünceyi maddeye dönüştürme deneyimi yaşamış olan kişilerin tanıklıklarını da içeren kitap, baştan sona ya ilham veriyor ya da yürek yakıyor.
ZİHİNDEN MADDEYE kitabı, yaratmak için bireysel sorumluluklarını üstlenen insan türünün, bütün dünyayı değiştirecek potansiyele sahip olduğunun altını çiziyor.
Overcoming Social Anxiety and Shyness (Sosyal Kaygı ve Utangaçlığın Üstesinden Gelmek)
Bu kitap, gerçek hayattan örnekler ve bilişsel davranış teknikleri kullanarak, okuyucunun kötü alışkanlıkları öğrenmesine ve onları sağlıklı olanlarla değiştirmesine yardımcı olmaya çalışır. Utangaçlığın doğasını, semptomlarını ve olası nedenlerini ana hatlarıyla belirtir ve üzücü düşüncelerle nasıl başa çıkılacağını, kaçınmanın üstesinden nasıl gelineceğini ve gevşeme, dikkat dağınıklığı ve panik yönetimi yoluyla kaygı semptomlarının nasıl yönetileceğini açıklar.