Monthly Archives: Mayıs

Kahireli tüccar bir ailenin hayatı etrafında Mısır’ın siyasi ve toplumsal geçmişinin anlatıldığı bu son kitapta ailenin üçüncü kuşağı ele alınıyor. Üçlemenin son kitabında elden ayaktan düşmüş bir Ahmet Bey ile artık sokağa çıkmak için izin alması gerekmeyen bir Emine çıkıyor karşımıza. Onların yetişkin torunlarının hikâyesini okurken arka planda 1940’ların Mısır’ına vâkıf oluyoruz. Mısır toplumu giderek daha fazla dünyaya açılırken üçüncü kuşağın yaşam tarzı, ilişkileri, sorunları birinci kuşağın tasavvur edebileceğinin çok ötesine gitmiştir…

Başyapıtı Kahire Üçlemesi’nin ardından, ıngilizlerin Dickens’ı ile; Fransızların Balzac’ı ve Zola’sı ile karşılaştırılan; Rusların Tolstoy’u, Dosteyevski’si ve Soljenitsin’i ile kıyaslanan Necip Mahfuz bütün bu büyük yazarlar gibi, aslında her şeyden önce kendisiydi.
-Jay Nordlinger-

HANNIBAL- OSPREY Büyük Komutanlar Serisi 6

Tarihin en büyük komutanlarının yaşam öyküleri, muharebe tecrübeleri, uyguladıkları taktikler ve stratejiler…
Dünya tarihinin en büyük komutanlarını tüm yönleriyle inceleyen OSPREY Büyük Komutanlar Serisi, Hannibal ile devam ediyor…
Kartaca ordusunun gözü kara askerleri Birinci Pön Savaşı’nda Roma lejyonları tarafından küçük düşürücü bir mağlubiyete uğratılmış, Kartaca donanmasının kudretli denizcileri ise bir avuç kürekli gemiyle limanlara sığınmak zorunda kalmıştı. Ancak bu, en büyük düşmanı tarafından sindirilen Kartaca için bir son değil, tam aksine görkemli bir dönemin başlangıcıydı. Roma’ya karşı dostane hiçbir his beslemeyeceğine dair ant içtiği söylenen ve bazılarınca antik dönemin en muhteşem komutanı olduğu iddia edilen Hannibal’in İkinci Pön Savaşı’nın fitilini ateşlemesiyle birlikte Roma daha önce tecrübe etmediği türden bir felaketler silsilesiyle karşı karşıya kaldı. O günün koşullarında imkânsız olduğu düşünülen bir girişimle Alpler’i aşan, İtalya’nın kuzeyinde gerek antlaşmalar gerekse de ölçülü bir şiddet yoluyla müttefikler edinen ve farklı milletlerden derlediği ordusuyla Roma lejyonlarının karşısına dikilen Hannibal’in tek bir gayesi vardı: Roma’ya boyun eğdirmek.

Hannibal’in İberya’dan başlayıp İtalya topraklarına uzanan destansı yolculuğu Odysseus’un eve dönüş serüvenine benzer. Yol boyunca türlü tehlikelerle karşılaşmalarına rağmen her iki kahraman da bir şekilde hayatta kalıp karşılarına çıkan engelleri aşmayı başarır. Mücadele yöntemleri de birbirine benzer. Tuzaklar, kurnazlıklar, akıl oyunları ve zekice uygulamalar ellerindeki en güçlü silahlardır. Aralarındaki en büyük fark ise Hannibal’in gerçekten yaşamış olmasıdır.
Yalnızca antik dönemin değil tüm zamanların en yetenekli komutanları arasında anılan Hannibal Barca’nın askerî yaşamına odaklanan bu çalışma, Kartacalı komutanın başarısının sırrını ve benzeri görülmemiş muharebe etme tarzını irdelemekle birlikte “Roma şehrini neden ele geçirmedi?” ya da “Mağlubiyeti tattığı ilk ve son muharebede neyi yanlış yaptı?” gibi soruların da yanıtı arıyor.  Resimler, görseller ve haritalarla desteklenen çalışmada Trebbia ve Trasimene Gölü muharebelerine ek olarak Hannibal’in “ustalık eseri” ve tüm zamanların en mükemmel çift taraflı kuşatmalarından biri olarak görülen Cannae Muharebesi tüm detaylarıyla okurun ilgisine sunuluyor.  

Japon edebiyatının aykırı çocuğu Murakami Haruki “Zemberek Kuşu’nun Güncesi” adlı, kendisine dünya edebiyatında önemli bir yer açan romanıyla Türkçe’de. Onu İmkânsızın Şarkısı’yla tanıyan okurları yine keyifli edebiyat dakikaları bekliyor. Toru’nun başına gelen olağandışı olaylar MURAKAMİ’nin hayalgücünün genişliğini bize bir kez daha gösteriyor. Gerçek ile olağanüstü arasında gidip gelen bu romanın, yazarın dünyasını okuyucuya cömertçe ve hiçbir sınır tanımadan sunduğu kesin. Üstelik cesur bir girişim bu. Yani Zemberekkuşu’nun Güncesi’nde Murakami’nin yetkin ve cesur kalemiyle bir kez daha buluşacaksınız.

Olasılıklar hesaplanamayacak kadar çok olduğunda şansa ve kaderin getirdiği fırsatlara güvenmek zorunda kalırsınız.
Bu kitap alınan risklerin, tesadüfler silsilesinin sizi nereye götüreceğini anlatıyor.
Kolay anlaşılır ve akıcı bir dille kaleme alınmış Ayyaş Yürüyüşü’nün okuyucuya öğütlediği biricik ana fikir ise şu:
Rastlantılar ve olasılıklar doğru zaman ve doğru olayda göz önüne alınırsa, sizi başarıya götürür, bunun birinci yolu da farkındalıktır, bu farkındalığı kazanmak için de bu çalışma bir el kitabı niteliğindedir.

“Ayyaş Yürüyüşü’nde Leonard Mlodinow olasılıkların hayatımızı nasıl etkilediğini, özenle hazırlanmış bir kılavuz niteliğinde okuyucuya sunuyor. Çevremizde yaşanan tüm olayların altında yatan rastlantı gerçeğini gösteriyor. Rastlantısallık algılaması çevremizi ve evrenimizi görme şeklimizi kökten değiştirmekte. Leonard’ın matematiğin bu önemli dalını, böylesine üstün bir biçimde kaleme almış olmasında dolayı mutluluk duyuyorum.”
– Stephen Hawking
“
Mlodinow, etkileyici bir üslupla, zihin açıcı olasılık sorularını, renkli teorisyenler hakkında bilgileri de araya serpiştirerek okuyucuya sunuyor. Sonuç, olasılıklar hakkında zevkle okunacak, yoğun bir kitap.”
– The New York Times Book Review

İnsan acısını tarif edemediği gün ölür ya da öldürür!
 
“Öldürdüm onu” dedi. “Kimi?” dedim. “O işte, peşimi bırakmayan adamı” dedi. “Peki, nerde?” diye sordum. “Yukarıda, yatak odasında” dedi soğukkanlı bir şekilde. Hızlıca üst kata çıktım. Baktım yok. Bütün odaları dolaştım, indim aşağıya. “Bulamadın mı? Gömdüm onu…” dedi. Korku filmi sahnesini andıracak bir olaydı yaşadıklarım. Ama mezar benim çocukluğumun en büyük yarasıdır. Bir o kadar da cesaretlendirir beni. Çünkü annem ve babam bana hayvan katili gözüyle bakmasaydı, onlarla kalacak ve buralara hiç gelmeyecektim.
Ne yapacağı kestirilemeyen seri cinayetler ustasının şeytani fikir deryasında kulaç atmaya başlayabilirsiniz artık… Yusuf Öztürk yeni bir üslupla, “yeni nesil” bir seri katil tiplemesiyle, Şizofrenik Haller üçlemesinin ilk kitabı ile karşınızda!

The Body Electric, biyoelektrik benliklerimizin büyüleyici hikayesini anlatıyor. Rejenerasyon ve bunun canlılardaki elektrik akımlarıyla ilişkisi alanında öncü olan Robert O. Becker, vücudun yerleşik mekanik anlayışına meydan okuyor. Elektriğin yaşam için hayati önem taşıdığına dair uzun süredir atılan teoride iyileşme sürecine dair ipuçları buldu. Ancak Becker’in insan uzuvlarının, omuriliklerinin ve organlarının hasar gördükten sonra yenilenebildiği güne işaret eden keşifleri ne kadar heyecan verici olsa da, Becker’in bu tür özgün çalışmaları yapma mücadelesinin öyküsü de aynı derecede büyüleyici. The Body Electric evrim, akupunktur, psişik fenomenler ve şifa anlayışımızdaki yeni yolları araştırıyor.

ABD’nin gelmiş geçmiş en başarılı basketbol koçlarından biri olarak kabul edilen John VVooden’ın sabır azim disiplin ve emekle yoğrulmuş 100 yıllık yaşamı parlak başarılarla dolu bir mentorluk öyküsüdür.

Lise ve üniversite yıllarında üstün yetenekli bir oyuncu olarak dikkatleri çeken VVooden öğrencilik hayatından . sonra kariyerini basketbol koçu olarak sürdürdü. 1948 yılında koçluk görevini üstlendiği UÇLA Bruins takımıyla erişilmesi güç rekorlara imza atarak basketbol tarihine adını efsanevi koç olarak yazdırdı. ABD’nin en önemli spor ödül ve unvanlarına layık görülen John VVooden emekli olduktan sonra sadece sporculara değil yediden yetmişe herkese yol gösteren güvenilir bir mentor olarak geniş kitlelerce kabul gördü. 4 Haziran 201 Oda hayata gözlerini yumduğunda geride sayısız madalya ve kupanın yanı sıra kendi imzasını taşıyan pek çok kitap makale ve söyleşi bıraktı.

Daha uzun ve sağlıklı yaşamanın anahtarı: Optimum Sağlık Devrimi
Toplantıya “Kronik hastalıkları geç kalındıktan sonra iyileştirmeye çalışmaktansa en başından önlemek çok önemli” diyerek başlayan Dr. Duke Johnson, sözlerine “Daha uzun ve sağlıklı yaşamak için tonlarca para harcamak ya da büyük çaba göstermek zorunda değilsiniz. Ve en önemlisi hayatınıza uzun yıllar ve enerji katmak için hiçbir zaman geç kalmış sayılmazsınız. Önemli olan hayatınızda fark yaratacak Optimum Sağlık Devrimi’ne kendinizi ne derecede adadığınızdır.” diyerek devam etti ve Optimum Sağlık Devrimi’nin uzun ve sağlıklı yaşam için bir anahtar olduğunu belirtti.

Kilo vereceksiniz, ama…
Optimum Sağlık Devrimi’nin görünüşünüzle ilgili bir hareket olmadığının altını çizen Dr. Johnson, “Bu devrim, kendinizi nasıl hissettiğinizle, sağlıklı olmakla ve daha uzun yaşamakla ilgilidir. Ne yaparsak yapalım, 70 yaşımıza geldiğimizde 20’li yaşlardaki bir film yıldızına benzeyemeyiz. Ama ben, 70 yaşımıza geldiğimizde sağlıklı ve enerji dolu olmamızı ve hayatın tadını çıkarmamızı istiyorum. Bu yüzden de optimum sağlığı, geçmişimiz ve genetik mirasımız göz önüne alındığında elde edebileceğiniz en iyi sağlık düzeyi olarak tanımlıyorum.” dedi. Optimum sağlıkta genetik faktörler, yaşam stilimiz ve yediklerimizin önemini vurgulayan Johnson, “Genetik mirasınız çok güçlü olmayabilir. Ama optimum sağlığa giden yol sizi, bugünden itibaren sizin için mümkün olan en uzun ve en sağlıklı hayata götürecektir. Ve bu yol, hayat tarzında büyük çaplı değişiklikler gerektirir. Bu kestirme bir çözüm değil, gerçek bir devrimdir. Eğer bu devrime katılırsanız kilo verirsiniz. Ama kiloyu, sağlıklı bir hayat tarzına ulaştığınız için vereceksiniz, kilo verdiğiniz için sağlıklı bir hayata kavuşmuş olmayacaksınız. Kilo kaybı, kronik hastalık ve erken yaşta ölüm riskinizi azaltmış olmanızın sağlıklı bir yan etkisi olarak ortaya çıkacaktır.” diyerek sözlerine devam etti.

“Omurgası sağlam olan ama kalpsiz maço imajından kurtulup evrim geçirme zamanı geldi,” diyor Deida, “kalbi kocaman olan ama omurgasız muhallebi çocuğu imajından kurtulup evrim geçirme zamanı da öyle.” Üstün Erkeğin Yolu’nda günümüz erkeğinin karşılaştığı en büyük zorluğu aşmayı öğreneceksiniz: Sonsuz açık yüreklilikle, kalp ve omurganın arasındaki dayanışmayı keşfetmek.

ERKEKLER İÇİN EKSİKSİZ, SPRİTÜEL BİR REHBER

Yaşamdaki amacınız nedir? Kadınlar gerçekte ne ister? İyi bir âşık olmak ne demektir? Bunları okuyan her erkek, daha önce aynı soruları kendine sormuştur, ama yanıtlar konusunda şansın yaver gitmemiş olabilir─şimdiye dek.
David Deida, Üstün Erkeğin Yolu’nda baskın olarak eril enerjiye sahip insanların yaşamlarındaki en önemli sorunlara değinerek doğruluk, bütünlük ve özgürlük içinde eril bir hayat yaşamanın pratik yöntemlerini anlatıyor. Birçok ülkede tanınan bir spritüel cinsellik uzmanı olan Deida’nın dobra bir dille verdiği tavsiyeler, bedensel egzersizler ve çok daha fazlası kısa sürede tatminkâr bir yaşama ulaşmanızı sağlayacak.
 
“Sonunda kadınların en gizemli yanlarını erkeklere açıklayan bir kitap! Bir kadın olarak, daha önce beni bu kadar iyi açıklayan hiçbir yazı okumamıştım. Kadın ve erkeklerin ilişkilerini bir adım öteye taşıyabilmelerinin anahtarı.”
MARCI SHIMOFF Tavuk Suyuna Çorba kitabının eş yazarı

“Ekmek, nakit, teklik, mangır, servet, kazanç, akçe, metelik; adına ne derseniz deyin, para önemlidir. Hıristiyanlar için para aşkı tüm kötülüklerin anasıdır. Komutanlar için savaşın payandası, devrimciler için işçinin prangasıdır. Peki para tam olarak nedir? Nasıl oldu da paranın büyük kısmının görünmez olup bilgisayar ekranlarındaki rakamlara dönüştüğü bir dünyada yaşamaya başladık?
Paraya özellikle de kara renkte olanına karşı köklü önyargılarımız olmasına rağmen, para birçok ilerlemenin temel kaynağıdır.”