Işık Hızında Duygusal İyileşme | Yeni ve Güçlü Terapi Tekniği “EMDR”
Dr. David Grand, 1993 yılında, hayatının geri kalanını tamamen değiştirecek bir konferansa katılır. Konferans, EMDR adlı verilen yeni bir terapi yöntemi üzerinedir. Francine Shapiro tarafından keşfedilen bu teknik sayesinde özellikle de travmaya bağlı psikolojik sıkıntıların tedavisi “ışık hızında” gerçekleşmektedir. Daha sonra bu tekniği kendi hastalarına uygulamaya başlayan David Grand, kısa sürede olağanüstü sonuçlar alır.
Mantranın Gücü | The Power of Mantra and Mystery of Initiation
Dönüştürücü güçleri için kutsal kelimelerin kullanımı, sayısız geleneğin merkezinde yer alır ve coğrafi konum ve zaman engellerini aşar. Bu kitapta Pandit Tigunait, bu ezoterik bilimi 21. yüzyıl izleyicileri için erişilebilir kılmak için antik yoga yazıları hakkındaki kapsamlı bilgisinden ve büyük Himalaya bilgeleriyle olan kişisel deneyimlerinden yararlanıyor. Pandit Tigunait’in bu kitapta paylaştığı bilgelik şöyle açıklıyor:
-Mantraların ne olduğu ve uygulamalarının doğası
-Çeşitli mantra sınıfları ve bunların özel etkileri
-Mantranın içsel gücünü, iç huzuru uyandırmak ve ruhsal kuşatmayı ateşlemek için nasıl kullanabilirsiniz?
zaman ve tüm geleneklerden, mantra bilimi ile geçici zevklerden sonsuz neşeye yolculuk yapmıştır.
Tolstoy’un Günlükleri
Günlüklerin 1. Cildi 1847-1894 yıllarını ve 2. Cilt 1895-1910 yıllarını kapsar. Pasajlar, Tolstoy’un bir yazar olarak meşguliyetlerini – kendi eseri ve başkalarınınki hakkındaki görüşlerini – ve bir kişi ve bir düşünür olarak gelişimini yansıtacak şekilde seçilmiştir. Pasajlar aynı zamanda çağdaş sosyal sorunlara, kırsal hayata, sanayileşmeye, eğitime ve daha sonra dini ve manevi sorulara karşı tutumunu da gösterir.
R. F. Christian, günlük girişlerini kronolojik olarak grupladı ve her dönemi Tolstoy’un hayatının ana biyografik ayrıntılarının kısa ve bilgilendirici bir özetiyle tanıttı. Sonuç, Tolstoy’un hayatı ve düşüncesi için kaynak malzemeden çok daha fazlası, bu açıdan daha zengin olamazdı, büyük bir adamın ve çok büyük bir yazarın günlük varoluşunun çeşitliliği içinde benzersiz, doğrudan ve engelsiz bir portresi. .
‘Tolstoy’un yaşadığı çalkantılı Rus dünyasının bir resmi olarak bu günlükler kıyaslanamaz – henüz sanata dönüştürülmemiş ham maddeler.’ Anthony Burgess
Asi Kızlara Uykudan Önce Hikayeler
Denizlerin derinliğinden ormanların kuytusuna, savaş meydanlarından şaşaalı saraylara, hastanelerden gökyüzünün sonsuz maviliğine, dünyanın ve zamanın her köşesinden kendilerine dayatılan kurallara ve geleneklere isyan etme gücü bulan kadınların hikâyeleri bunlar. Prenslerini bekleyen değil, kaderlerini ellerine alan prenseslerin hikâyeleri… Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler; yüz asi kadının, Sally Nixon, Cristina Portolano, Sarah Wilkins, Barbara Dziadosz gibi dünyanın dört bir yanından altmış asi kadın tarafından çizilen olağanüstü illüstrasyonlarla renklenmiş hayatları… Bildiğimiz dünyanın bilmediğimiz gerçekleri… Ödüllü yazarlar Elena Favilli ve Francesca Cavallo, olağanüstü yüz kadının maceralarından derledikleri masalsı ger- çeklerle, okuyucuları keyifli bir yolculuğa çıkarıyor.
Günün herhangi bir anında açıp okuyacağınız, elinizin altında bulunduğunda kendinizi iyi hissedeceğiniz, kızınıza anlatacağınız gerçek hayat hikâyelerinin masalsı versiyonu. Nesilden nesile annelerin kızlarına hediye edebileceği, ilham verici bir kitap. Aslında bir çocuk kitabı olarak tasarlanan çalışmayı, hep kitap “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde her yaştan genç kıza bir hediye” olarak yayımlıyor.
Pratik Yüz Okuma Sanatı
u değerli teknik kişisel, sosyal ve iş hayatınızı çeşitli yollarla geliştirebilir.
Bu tekniği kullanarak:
-En iyi yüzünüzü öne çıkarın
-Daha ikna edici iletişim kurun
-Karar verme becerinizi geliştirin
-Kendinizi başkalarının gözüyle görün
-En mükemmel partneri seçin
-Daha iyi ilişkilerin zevkini yaşayın…
Nazım’ın Bilinmeyen Mektupları
Nazım Hikmet’in Adalet Cimcoz’a yazdığı mektuplardan, elimizde bulunan otuz dokuzu Bursa Hapishanesi’ndeki son beş yılına tanıklık ediyor: 1945-1950. Daha önce eşi Piraye Altuncu’ya, Kemal Tahir’e, Orhan Kemal’e, Piraye Hanım’ın oğlu Memet Fuat’a, VA-NU’lara yazdığı mektuplarda, mahpushanedeki insanın duyarlığı ile birlikte, sanatının gücüne inanmış şairin parmaklıklar arasında bile kendine ve dünyaya bakışını yaşamıştık. Adalet Cimcoz’a yazdığı mektupları da bu bütünün parçaları olarak düşünebiliriz. Bu mektuplarda da aynı yoksunluklar, acılar, beklentiler, özlemler karşısında ayakta durma savaşımı veren insanın yaratma gücüne tutunarak umudunu yitirmediğini görüyoruz. (Şükran Kurdakul)
Augmented (Artırılmış Gerçeklik)
“Geçtiğimiz birkaç on yılda yapılan inovasyonları görmüş biri olarak, değişime neden bu kadar direnildiğini anlayamıyorum. Yazarların bu kitapta tarif ettikleri dünyada, yaşamlarımızı kökten değiştirecek eli kulağında gelişmeler var. Augmented, gerçekten de soluk kesici bir eser.”
Nolan Bushnell, Atari’nin kurucusu
“Dev bir teknolojik değişim dalgasının içindeyiz. Artırılmış gerçeklik. Kendi kendine hareket eden araçlar. İnsansı robotlar. Söz konusu gelişmeler, aynı zamanda derin bir kültürel değişimi ve distopik bir gelecek endişesini de beraberinde getiriyor. Brett King, değişimleri oldukça doğru bir şekilde sınıflandırmakla kalmıyor, olan biteni tüm ayrıntılarıyla anlamlandırıyor. Augmented, uzunca bir süre benim kutsal kitabım olacak.”
Robert Scoble, Age of Context’in yazarı
Tanzimat’tan 12 Mart’a | Türkiye’de Siyasal Cinayetler
Bu kitap, Tanzimat sonrasından 12 Mart askeri rejimine kadar uzanan aşağı yukarı 125 yıllık zaman dilimini kapsıyor. Bu dönemin siyasal gelişmeleri ve olayların perde arkası verilirken, toplumda derin yankılar uyandıran siyasal cinayetler ve suikast girişimleri belgelere dayanılarak birer birer ele alınıp tarafsız bir bakış açısıyla inceleniyor: Cinalet neden ve nasıl işlendi, tanıklar ne dedi, katilin kimliği, öldürülmenin siyasal yaşamdaki yeri, olaydan sonraki gelişmeler, ortaya atılan çeşitli görüşler ve bunlarla ilgili değerlendirmeler…
İdeoloji ve Devletin İdeolojik Aygıtları
lthusser’in yayımlanır yayımlanmaz dünyada büyük yankılar uyandıran ünlü makalesini, bu makalenin ilk versiyonunu ve burada dile getirdiği fikirlere yönelik eleştirilere daha sonra verdiği cevapları içeren bir derleme olan İdeoloji ve Devletin İdeolojik Aygıtları, onun belki de en etkili eseri.
Başarısızlığa uğrayan 68 devriminin ardından zihinlere yerleşen bir soru vardı: Eşitlik-özgürlük ideallerine bunca bağlı olunmasına karşın eşitsizlik ve tahakküm ilişkileri bunca geniş ölçekte nasıl yeniden üretiliyordu? O zamana dek bu sorunun cevabı genellikle yanlış bilinç, kitlesel yanılsama veya çarpıtılmış iletişim çerçevesinde aranmıştı. Fakat Althusser ideoloji mefhumunu baştan aşağı yeniden ele almış ve onu kimsenin dışında olmadığı, maddi süreç ve aygıtlarla üretilen bir sistem olarak kavramsallaştırmıştı. Öte yandan sadece ideolojiyi değil, özne oluşumu ve devlet kavramını da yeni bir mercek altına almıştı.
İdeoloji ve Devletin İdeolojik Aygıtları, bugün kültür ve edebiyat teorisinde kalem oynatan hiç kimsenin göz ardı edemediği Althusser’i, radikal özgürlükçü siyaset alanına esin vermeye devam eden bu büyük filozofu okumaya başlamak için en uygun metinlerden biri.
Meşrutiyet Döneminde Türk Tiyatrosu 1908 – 1923
Türk Tiyatrosu tarihini artık kesin olarak dört dönemde inceliyoruz. Bunlardan ilki gerek köylerde, gerek kentlerde yüzyıllar boyunca Türk halkının yabancı etkilerden uzak, kendi yaratıcı gücüyle geliştirdiği özgün Geleneksel Türk Tiyatrosu. Bu dört ciltlik Türk Tiyatrosu dizimizin ilk kitabı olarak 1969’da Bilgi Yayınları arasından çıkmıştı. Bundan sonraki üç dönemin ortak kaynağı Batı tiyatrosu ve kültürüdür. Bunların ilki Tanzimat ve İstibdat’ta Türk Tiyatrosu (1839 – 1908) Üçüncü dönem ise bu kitabın konusu olan Meşrutiyet’te Türk Tiyatrosu (1908· 1923)’dur. Dördüncü ve sonuncusu ise Cumhuriyet’te Türk Tiyatrosu (1923 -1973)’dur.
Meşrutiyet aslında 15 yıllık kısa bir dönem olmakla birlikte çalışmalar yoğun ve sayıca kabarıktır. Ayrıca günümüz için çok uyarıcı ve aydınlatıcı bir dönemdir. Gerek sahne ve tiyatroculuk, gerek dramatik edebiyat açısından ele alırken, aynı zamanda bu dönemin tiyatroda yansısını bulduğu ölçüde siyasal i ve kültürel bir tarihi niteliğini de taşımaktadır. Bütün bu dizideki kitaplarda tuttuğumuz yol şimdilik eldeki veri ve ürünlerde bir seçim, ayıklama ve değerlendirmeye girişmeden kaçınarak okuyucunun önüne tümüyle sermektir. İlerde bu türlü araştırmalar olgunlaştıktan sonra bu dönemlerin eleştiri ve değerlendirilmesi yapılabilir. Ancak kitabın Son deyişinde de belirttiğimiz gibi bu dönem kısalığına rağmen dolgun, uyarıcı, ilginç olgular ve oyunlarla doludur.