Taşlarla Şifa – Hangi Taş, Hangi Hastalığa İyi Gelir ?
Taşlar, doğadan aldıkları enerjilerini doğal yoldan insana aktaran şifa kaynağıdır. Taş deyip de geçmeyin! Milyonlarca yıldır doğada var olan taşlar, insan ömrüyle kıyaslanamayacak ölçüde ve yoğunlukta enerji barındırıyor bünyelerinde. Bitip tükenmeyen bir enerji bu. Doğadan aldıkları bu sonsuz enerjiyi de insanoğluna en doğal yoldan aktarıyorlar.
Yaklaşık 100 taş, resimleri ve özellikleri… Hayatını taşlarla ilgili araştırmalara adamış Hasan Kocabaş, taşların insanı ‘iyileştiren’ özelliklerini anlatıyor. Yayınlanmış bilimsel veriler eşliğinde, son derece sistematik ve kolay anlaşılır üslupla sizi bu gizemli dünyaya davet ediyor.
Türkiye’nin bu alandaki en bilgili isimlerinden biri olan Kocabaş, taşları resimleriyle tek tek sıralayıp hangi hastalığa iyi geldiğini söylüyor. Taş kullanımında dikkat edilmesi gereken tüm noktaların altını çiziyor. Taşların, burçlar ve enerji merkezleriyle ilişkisine de dikkat çekiyor. Taşın bedende kullanılacağı yer, taşların korunması ve dinlendirilmesi, taş kombinasyonları gibi detay konulara da giriyor. Sonuçta ortaya, sağlığı koruma ve hastalık tedavisinde taşların doğru kullanımıyla ilgili ‘taş gibi’ bir kılavuz çıkıyor. Şifalı taşların bitip tükenmeyen enerjisinden faydalanmak istiyorsanız bu kitap tam size göre!
Bu kitapta, bu sorulara cevap var:
· Hangi taşta, hangi element mevcut?
· Elementlerin eksikliği ve fazlalığı insan sağlığını nasıl etkiler?
· Taşlar niçin şifa kaynağı?
· Hangi hastalıkta, hangi taş, hangi yöntemle kullanılmalı?
· Taşlar nasıl temizlenmeli?
· Hangi taşlar zararlı, hangileri radyoaktif?
· Taş kullanımında dikkat edilecek hususlar neler?
· Hangi burçlar ne tür taşları kullanmalı?
· Çakraları çalıştıran taşlar hangileri?
· Taşla metali birlikte kullanmak sakıncalı mı?
Marvel The Avengers | The Ultimate Guide
Marvel The Avengers: The Ultimate Guide, Marvel’in en güçlü Süper Kahraman ekibi hakkında her şeyi kapsar – hikayeleri, güçleri, bağlılıkları ve düşmanları. Thor, Captain America, Iron Man, Scarlet Witch ve Spider-Man dahil Avengers’ın kariyer zaman çizelgesi ve mevcut karakter geçmişleri ile yeni Wasp (Nadia Pym), Thor (Jane) gibi yeni yıldızların profilleri hakkında güncellemeler içerir.
DC Comics | The Ultimate Character Guide
DC Comics Karakter Rehberi,
Bu temel A-Z karakter kılavuzuyla favori DC kahramanlarınız ve kötü adamlarınızla tanışın. Batman’den Wonder Woman’a tüm favori kahramanlarınız ve kötü adamlarınız hakkında bilmeniz gereken her şeyi size anlatıyor. Genç çizgi roman hayranları düşünülerek yazılan kitap, yayılan DC Evreninin tamamını tek bir kompakt, taşınabilir ciltte topluyor ve A-Z formatı, kahramanlarınızı bir anda bulmanızı kolaylaştırıyor. Gerçeklerle dolu her karakterin bireysel yeteneklerini keşfedin. İstatistik kutuları, güç sıralamaları ve müttefikleri ve düşmanları hakkında bilgiler içeren sayfalar. Heyecan verici tam renkli çizgi roman sanatı, DC Comics Karakter Rehberini tüm genç çizgi roman meraklılarının tekrar tekrar bakacağı bir kitap haline getiriyor.
Mareşal Fevzi Çakmak ve Günlükleri
Bir ulusun yıkılış ve kurtuluş günlüğü…
Modern Türkiye’nin kurucularından Mareşal Fevzi Çakmak’ın kaleminden, “imparatorluğun en uzun” on bir yılının (1911-1921) öyküsü… Mareşal Fevzi Çakmak’ın, 30 Mart 1911’den vefatından bir hafta öncesine; 2 Nisan 1950’ye kadar titizlikle ve askeri bir disiplinle tuttuğu günlükleri ilk kez gün ışığına çıkıyor. Yıllar süren titiz ve yorucu bir çalışmanın ürünü olarak gerçekleşen elimizdeki eser, bugüne kadar varlığı dahi bilinmeyen bu günlüklerin 30 Mart 1911-31 Aralık 1921 arasındaki 11 yıllık dönemi ve Mareşal’in ölümünden önceki son 3 aylık dönemi kapsıyor.
Balkan Harbi, I. Dünya Savaşı’nın muhtelif cepheleri ve en önemlisi Kurtuluş Savaşı yıllarını kapsayan günlükler, ulusumuzun yıkıştan kurtuluşa yürüdüğü, en zor 11 yılını gün gün bütün ayrıntılarıyla gözler önüne seriyor. İlk başta genç, aktif ve başarılı bir subay olarak sahnedeki yerini alan Fevzi Çakmak, bir süre sonra sahnenin en önemli aktörlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor; yirmi yıl gibi bir süreyle tarihimizin en uzun süre görevde kalan “genelkurmay başkanı” olan Fevzi Çakmak’ın bizzat kumandanlık ettiği, Arnavutluk İsyanı’ndan Çanakkale Savaşı’na, Doğu Cephesi’nden Sakarya Savaşı’na birinci ağızdan tanıklıklar, tespitler… En kötü günlerde bile soğukkanlılığını yitirmeyen, sarsılmaz bir askerin 11 yıllık cephe günlüğü; güçlükler, zorluklar ve ölümlerle dolu günlerde dahi hiç yitirilmeyen ümit ve coşku dolu satırları… Dr. Nilüfer Hatemi’nin, Princeton Üniversitesi’nde doktora tezi olarak hazırladığı günlüklere, Mareşal’in ailesi ve gençlik yıllarına dair iki bilimsel inceleme bölümü ile ilk kez yayımlanan belge ve fotoğraflar eşlik ediyor.
Hayat Mücadeleleri | Selahattin Adil Paşa’nın Hatıraları
“Bu hatıraların sahibi olan Salahaddin Adil Paşa bir asker olmasına rağmen bu korku ve endişeyi yenmesini bilen bir kişiliğe sahip olduğu kadar, bir edebiyat müntesibi kadar düzğün yazma yeteneği olan nadir kişilerden birisi olduğu, hatıralarını okurken daha iyi anlaşılmaktadır.
Paşanın, yetiştiği devrin tabii geregi olarak, üslubu bugünkü yazı tarızımızdan hayli farklı olmasına rağmen, edebiyatta hikaye edilmesi sanatı olarak nitelendirilen tahkiye sanatı bakımından son derece başarılı olduğu kadıar olayların anlatılışı da form bakımından edebi bir karakter taşımaktadır. Eski kitabet veya tahrir alışkanlığı ile cümleler çok sağlam ve mazbut olmasına rağmen çok uzun ve çeşitli bağlarla birbirine eklendiğinden okuyucu adeta nefes darlığına uğramaktadır. Bu durumu, günümüzde uygulanmakta olan kompozisyon kurallarına adapte etmekte oldukça zorluk çektimi itiraf etmeliyim.
Türk toplumunun yakın zamanda marus kaldığı büyük sarsıntıları, imparatorluğun yıkılışı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu gibi büyük olayları kapsayan hatıralar şüphesiz bu devre ait birçok önemli olaylara ışık tutmaktadır. Bunlar arasında Trablusgarp Savaşına katılan subayların kimlikleriyle buraya gelişleri ve buradaki tutumları, 31 Mart olayı ile ilgili olarak tarihimizde ‘Yıldız Yağması’ adıyla anılan Yıldız Sarayının işgali, bu olay hakkında Damat Ferit Hükümetinin yaptırdığı soruşturma, Antep savaşları hakkında bugüne kadar gereği şekilde açıklanmamış hususların aydınlatılması, İstanbul’un işgal kuvvetlerinden teslim alınması ve ondan daha önemli olarak Milli Mücadeleye çeşitli sebeplerle katılmamış veya katılamamış olan askeri şahsiyetler hakkında neler düşünüldüğü, son halife Abdülmecit Efendi hakkında Ankara Hükümetinin o sıradaki tutum, davranış ve düşünceleri gibi milli tarihimiz için çok önemli ve henüz açıklığa kavuşmamış hususlar tam bir objektiflik içinde anlatılmakta olduğu gibi Milli Mücadele sonunda Atatürk’le arkadaşları arasında meydana gelen anlaşmazlıklarda ne gibi faktörlerin amil olduğu açık, hissi duygulardan uzak tam bir tarafsızlık içinde açıklığa kavuşmaktadır.” Enver Koray
Kızıl Kraliçe | Cinsellik ve İnsan Doğasının Evrimi
Hayvanlar ve bitkiler asalakların neden olduğu enfeksiyonu savuşturmak için cinsel evrim geçirdiler. Nereden nereye geldik. Artık erkekler sarışın, genç ve ince belli kadınları tavlayıp ilişki kurmak için lüks arabalara, güce ve paraya gereksinim duyuyorlar… Cinsellik ve evrimin nasılları ve nedenleri hakkındaki bilimsel tartışmalara dair çok parlak bir çalışma.
Independent
Ridley antropoloji ve zoolojinin oluşturduğu arkaplanda çok zengin örneklerle Evrim Teorisi’ne ve özellikle cinsel evrime Darwin’den sonra yapılan katkıları değerlendiriyor. İnsanın cinsel davranışıyla başka türlerin davranışları arasındaki paralelliklere de vurgu yaparak kışkırtıcı olmayı başarıyor.
Bozkırdaki Çekirdek
Türk eğitim tarihinin en orijinal girişimlerinden biri olan Köy Enstitüleri, üzerinde konuşulması ve yazılması tabu sayılan konulardan biridir bir bakıma. Kemal Tahir, “Bozkırdaki Çekirdek”te, diğer romanlarında da yaptığı gibi bu tabuyu yıkmaya çalışarak Türk toplumunun Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanırken bazı devrimleri yukarıdan aşağıya uygulamak zorunda kalışını gözden geçirir.
“Nisan 1965’te Cumhuriyet gazetesinde tefrika edilen “Bozkırdaki Çekirdek”, dünya eğitim tarihinde de reform olarak değerlendirilen Köy Enstitüleri’ni anlamamıza da yardım edecek bir Kemal Tahir klasiği..”
Zaman Zaman İçinde
Ünlü Rus şairi Arseniy Tarkovski’nin oğlu olan Andrey Tarkovski (1932-1986) 1960 yılında Moskova Devlet Sinema Enstitüsünden (VGIK) mezun oldu. İlk filmi İvan’ın Çocukluğu ile uluslarası alanda adını duyurdu. Venedik Film Şenliğinde Altın Aslan ödülü kazanan bu filmin ardından 1966’da çektiği Andrey Rublov da 1977 Cannes Film Festivalinde ödüle layık görüldü: Diğer filmleri arasında Solaris 0972); Stalker (1979); Nostalghia (1982) ve İsveç yapımı olarak gerçekleştirdiği Kurban (1986) adlı filmlerini sayabiliriz.
Batı Neden Kazandı?
732, Poiters, İslam; 1521, Tenochtitlan, Aztekler; 1571, İnebahtı, Osmanlılar; 1879, Rorke`s Drift, Zulular; 1968, Tet, Vietnamlılar…
Batı ile `Öteki`nin karşı karşıya geldiği bu beş savaşla ilgili çözümlemelerinden yola çıkarak Batı`nın Doğu karşısında neden üstün geldiğini tartışan Victor Hanson`ın sonuç olarak söylediği şey şu: Batı`nın üstünlüğü daha fazla insan öldürme olanaklarına sahip olmasından kaynaklanmaktadır. Batı, askeri bilim ve teknolojide daha ileri gitmiştir çünkü hangi dönemde olursa olsun, askeri çatışmalar esas olarak cephede değil toplumsal sistemin tümünde ya da bir başka deyişle cephe gerisinde kazanılır ya da kaybedilir. Savaşlar daima topyekün yapılır ve dolayısıyla karşısındakinden daha üstün, daha ileri bir toplumsal sistem askeri alanda da kazanan taraf olacaktır. Tek tek askerlerin cesareti veya komutanların yetenekleri bazı muharebelerin kazanılmasını veya kaybedilmesini getirebilir ama savaşın genel sonucunu belirlemez.
Aslında Hanson`ın görüşleri pek o kadar masum veya ideolojik bir arka plandan yoksun değil elbette. Her ne kadar Ben işin haklı/haksız, doğru/yanlış taraflarıyla ya da ahlaki yönleriyle ilgilenmiyorum, sadece Batı`nın neden kazandığını anlamaya çalışıyorum dese de, bu önemli askeri tarih çalışması tümüyle ideolojik bir çerçevede iş görüyor ve Batı`nın üstünlüğünü meşrulaştırmaya çalışırken, bazen açık bazen örtük olarak, haklı ve hatta ilerici olduğunu ima ediyor.