Bu kitap, 1940’lardan 1980’lere kadar İstanbul’daki günlük yaşamın canlı bir fotografik kaydıdır. Ödüllü İstanbul’un Gözü Ara Güler’in şaşmaz merceğinden çekilen film, gelenek ile modernlik arasında gidip gelen şehrin melankolik estetiğini yansıtıyor. Güler’in dikkat çekici çift tonlu fotoğraflarına, Türk kültürünün bir diğer önde gelen ismi Orhan Pamuk’un çağrıştırıcı yorumları eşlik ediyor. Hem yazar hem de fotoğrafçı, gençliklerinde ressam olma tutkusunu taşıyorlardı. Burada her biri kendi tarzında kendi memleketinin fırçasız bir resmini çiziyor ve imaj ve söz yoluyla şehrin ruhunu yakalıyor.