Simyacı
Simyacı, Santiago adındaki Endülüslü bir çobanın İspanya’dan başlayıp Mısır’da sona eren yolculuğunu konu ediniyor. Gördüğü bir rüya üzerine sahip olduğu her şeyi ardında bırakan Santiago’nun bu serüveni, onu düşlerine kavuşturduğu kadar hayatın hakikatine de ulaştırıyor. Simyacı’nın sayfalarını çevirdikçe siz de Santiago’yla birlikte kendi içinize doğru bir yolculuğa çıkacaksınız.
Gezgin olma isteğiyle çobanlık yapmaya başlayan Santiago, uzun bir müddet yalnızca koyunlarının onu götürdüğü yöne gidiyor. Böylelikle farklı yerler keşfeden Santiago, bir gün koyunlarıyla birlikte sığındığı eski bir kilisenin bahçesinde uyurken rüya görüyor. Mısır’a gittiğini ve orada bir hazine bulduğunu gördüğü bu rüyaya başta aldırış etmese de sonrasında yaşadığı ilginç olaylar, Santiago’yu bu gizemli yolculuğa ikna ediyor.
Afrika’ya adım atar atmaz seyahati için biriktirdiği tüm parayı kaybeden Santiago, çalışmak durumunda kalıyor. Bir yandan para kazanmak için çabalarken diğer yandan kendisini zorlu yolculuk şartlarına hazırlayan tecrübeler ediniyor. Tekrar yola koyulan ve çölleri aşan Santiago, bu çetin seyahatte hem savaşı hem de aşkı deneyimliyor. Yolun sonuna vardığında ise aradığı hazineye beklenmedik bir şekilde ulaşıyor.
Matrix’e Hükmedin
Çevrelendiğimiz dünyanın sadece beynimizde oluştuğunu ve beş duyumuz sayesinde anlam kazandığını biliyor musunuz? Peki ya bu çevrelendiğimiz dünyanın sadece bir yanılsama, bir Matrix olduğunu söylesem? Belki Matrix filmini hatırladınız… Peki Matrix’i aşabileceğinizi ve GERÇEĞE adım atabileceğinizi söylesem bana inanır mıydınız? Kendi kaderinizi belirlemeye ne dersiniz? Bu GERÇEĞİN içinde en hızlı şifanın, en hızlı dönüşümlerin yattığını biliyor musunuz? Matrix’e hükmedebilme becerinizi bu kitapta anlatılan detaylı yöntemlerle elde edebileceğiniz olasılığına hazır mısınız? Bu kitap, size bu konuda meydan okuyor ve sizi GERÇEĞE davet ediyor.
1997’de Dr. Bartlett hayatının akışını tamamıyla değiştirecek bir olay yaşadı. Niyetini odaklayarak ve hastalarına hafiften dokunarak onları fiziksel, zihinsel ve ruhsal olarak dengelerine kavuşturabilmekte, onları yıllardır hastalığa mahkum eden yanlış sıralanmaları anında değiştirebilmektedir. En şaşırtıcı olanı ise bunu yapmayı herkese öğretebilmesidir. Sağlıklı olma yetkisini elinde bulundurmak isteyen milyonlarca insan bu fenomeni bu kitapta bulacaktır. Bu kitap, kuantum fiziğinin temel prensiplerini kullanan, kolayca tekrarlanabilir bir değişim ve sonuç odaklı bir yöntem sunar. Bu kitap sayesinde kendi yaşamınızı dönüştürmek ve iyileştirmek için yaratıcı güçlerinizi harekete geçirmeyi öğreneceksiniz.
“Richard Bartlett bu dünyaya verilmiş paha biçilmez bir hediye. O bu gezegendeki olasılık sınırlarını aşan ve neler yapabileceğimiz konusunda hepimizi çok ileri boyutlara taşıyan nadir insanlardan biri.”
— Rhonda Byrne, The Secret kitabının yazarı
“Matrix’e Hükmedin sadece sınırlarımızı aşmakla kalmıyor, sağlık konusunda çok hızlı dönüşümleri nasıl sağlayacağımızla ilgili yeni bilgileri de bize yüklüyor. Ben uzun yıllardır kişisel dönüşüm alanında çalışıyorum ve rahatlıkla şunu söyleyebilirim ki; Bu kitaptaki bilgiler neyin mümkün olduğuyla ilgili bütün algılarınızı değiştirebilir.”
— John J. La Valle, M.B.A., NLP Master Trainer ve Persuasion Engineering™ Kurucusu
“Matrix’e Hükmedin, güçlü, çok yönlü, kolay öğrenilebilen ve uygulanması basit bir yöntem. Hiç bir şifa yöntemiyle de sınırlanmamıştır. Ondört yılı aşkın süredir, fiziksel, duygusal hastalıkları ve ölümcül vakaları gözlemledim ve bu durumların tamamen değiştiğine şahit oldum. Dr. Bartlett’in metodu hiçbir iyileştirme modelinde rastlamadığım kadar olağanüstü ve müstesna, bu nedenle Dr. Bartlett’in yöntemleri benim üzerinde çalıştığım iyileştirme biçimlerinin en ayrıcalıklı olanları arasındadır. Bu kitap, okuyan herkese inanılmaz faydalar sağlayacaktır.”
— Christopher Hegarty, Ph.D., Alternative Medicine Magazine
Etem Tem’in Hatıraları – Tarihe Tanıklık Eden Bir Objektiften Kurtuluş Savaşı
Kurtuluş Savaşı’nın sembolü haline gelmiş çok sayıda fotoğrafta emeği bulunan Etem Tem’in çok arzu ettiği gelecek kuşaklara Milli Mücadele’nin nasıl kazanıldığını göstermeye dönük çabası çok önemlidir. Onun şimdiye kadar yayımlanmış hatıralarının gün yüzüne çıkarılması ile biz de onun bu arzusuna katkıda bulunmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Bir fotoğraf sanatçısı olarak bu büyük mücadelenin ve emsalsiz başarının tanıklarından birisi olan Etem Tem, günümüz kuşaklarının tarih bilincine katkıda bulunan isimlerden biri olarak hatırlanacaktır.
Neden Aşık Oluruz ?
Kışkırtıcı, aydınlatıcı ve ikna edici “Neden Aşık Oluruz” asırlık sorulara yeni, radikal cevaplar sunuyor: Aşk nedir? Neden aşık oluruz? Aşkı nasıl canlı tutarız?
“Neden Aşık Oluruz” adlı kitabında, Helen FİSHER bu evrensel olguya son bilimsel araştırmasına dayanan yeni bir anlayış getiriyor.
Bilim adamlarından oluşan bir ekiple çalışarak yakın zamanda büyük bir tutkuyla aşık olmuş insanların beyinlerini inceleyen Fisher, yaptığı araştırmayla şu sonuca varmıştır:
Aşk bir duygu değildir; açlık kadar güçlü bir dürtüdür.
Fisher, en temel dürtümüzle ilgili bu etkileyici bakış açısında bize;
-Aşık olduğumuzda neler yaşadığımızı,
-Neden bir başkasını değil de o kişiyi tercih ettiğimizi,
-Romantik aşkın biyolojik olarak cinsel gücümüzü ve bir eşe ait olma konusundaki hislerimizi nasıl etkilediğini,
-Tüm hayvanların romantik çekiciliği hissetmekte olduğunu,
-İlk bakışta aşkın doğal olduğunu,
-Romantizmin, insan hayatını sürdürmekle ilgili çok önemli sebeplerden dolayı ortaya çıktığını gösteriyor.
Aynı zamanda kadın ve erkek beyinleri arasındaki farklılıkları ve bunların nasıl sevdiğimiz konusundaki anlamını da ele alıyor.
Son olarak, bu tarihi tutkuyu nasıl kontrol edeceğimiz konusunda somut öneriler sunan Fisher, iyimserlikle günümüzün kaotik dünyasındaki romantik aşkın geleceğine keşfe çıkıyor…
“Eğer yanaklarınızın kızarmasını ve bir aşk hikayesinin heyecanını tatmak istiyorsanız roman okuyun. Eğer insan doğasının bu temel özelliğini, kökenlerine kadar anlamak istiyorsanız “Neden Aşık Oluruz”u okuyun.
Öğrenilmiş İyimserlik
Olumlu Psikoloji biliminin babası olarak bilinen Martin Seligman iyimserliğin hayat kalitesini nasıl geliştirdiğini ve isteyen herkesin iyimserlik konusunda nasıl pratik yapabileceğini göstermek için yirmi yıldan fazla süren klinik araştırmaya başvuruyor. Birçok basit teknik öneren Dr. Seligman, “Yapamıyorum” alışkanlığından nasıl vazgeçileceğini, davranışlarınızı açıklamak için daha yapıcı bir tarzın nasıl geliştirileceğini ve daha pozitif bir içsel diyaloğun faydasının nasıl deneyimleneceğini açıklıyor. Bu yetenekler depresyondan kurtulmanıza yardımcı olabilir, bağışıklık sisteminizi iyileştirebilir, potansiyelinizi daha çok ortaya çıkartabilir ve sizi daha mutlu kılabilir.
Okulda, işte ve çocuklara karşı iyimser davranışı nasıl teşvik edeceğiniz konusunda çok sayıda tavsiyeyle Öğrenilmiş İyimserlik hem kapsamlı hem de pratiktir; ayrıca hayatın her aşaması için de değerli bir kaynaktır.
Öğrenilmiş İyimserlik bize otomatik olarak kendimizi suçlamayı nasıl bırakacağımızı, her aksilikte olası en kötü sonucu görme alışkanlığından nasıl kurtulacağımızı, nasıl iyimser olacağımızı gösteriyor. Motivasyon konusunda bir uzman olan Seligman somut örnekler vererek iyimserliğin yaşam kalitesi üzerine etkilerini belgeliyor, olumsuz ve olumlu yönelimimizin ölçüsünü belirlememiz için bize testler sunuyor ve kötümserlik alışkanlığını bırakıp, hem kendimizi, hem de çocuklarımız için iyimserlik alışkanlığını öğrenmemiz için özel alıştırmalardan oluşan bir program veriyor.
Su – Hasta Değil Susuzsunuz
Bedenimizdeki suyun rolü ile ilgili olarak yirmi yıldan uzun bir süredir devam eden klinik çalışmaların ve bilimsel araştırmaların sonucunda, öncü bir tıp doktoru ve tanınmış bir yazar olan Batmanghelidj, suyun -evet yanlış anlamadınız suyun!- pek çok çözümsüz hastalığı nasıl iyileştirebildiğini keşfetmiştir. Basit bir şekilde sıvı ve tuz dengenizi ayarlayarak yüzlerce hastalığı iyileştirebilir, hastalıklardan korunabilir, ilaçlarınızı bir kenara atabilir ve sağlıklı bir yaşamın tadını çıkarabilirsiniz. Elinizdeki kitapta öğreneceğiniz keşiflerden bazıları şunlardır:
Bedeninizdeki birbirinden farklı kronik dehitratasyon belirtileri.
Sağlıklı kalmak için günde ne kadar suya ve tuza ihtiyacınız var?
Niçin çay, kahve ya da maden suyu gibi diğer içecekler suyun yerine alamamaktadırlar?
Astım ve alerjileri nasıl doğal bir şekilde iyileştirebiliriz?
Kalp krizi, inme, felç, Alzheimer hastalığı, Parkinson hastalığı ve kanser gibi yaşamımızı tehdit eden hastalıklardan nasıl korunabilirsiniz?
İdrar söktürücüler ya da ilaç kullanmadan yüksek tansiyonu nasıl doğal bir şekilde iyileştirebilirsiniz?
Su içerek, herhangi bir diyete ihtiyaç kalmadan nasıl zayıflayabilirsiniz?
Cildinizi nemlendirerek, yaşlanma ile nasıl savaşabilirsiniz?
Beynin Gizli Güçleri
Potansiyelinizi aktive etmeniz için size muhteşem bir kaynak! Dünyada büyük yankı uyandıran bu kitaptan öğreneceğiniz teknikler ve bilgiler sayesinde hayatınız sonsuza dek değişecek! Bu teknik ve bilgilerle koşullarınızı ve gerçekliğinizi değiştirecek gücün içinizde olduğu düşüncesi ulaşılmaz bir şey olmaktan çıkacaktır. Bazı insanlar bunu uzun zamandır kullanıyorlar. Peki ya siz daha önce bu teknikleri hiç duymadınız ya da öğrenmediniz mi?
Bu kitapta anlatılan teknikleri kolay bir şekilde aktarmak için eğlenceli bir konu seçtim. Teknikleri; Baştan Çıkartma ve Cezbetme konusu üzerinden anlattım fakat bu sizi yanıltmasın, okuduğunuzda fark edeceksiniz ki bütün teknikler istediğiniz her konu ve alan için değiştirilerek kullanılabilir. Önemli olan tekniklerin temelini, barındırdıkları güçleri ve içerdiği öğeleri kavramanızdır. Bunu yaptığınızda; Sağlık, İlişkiler, Para ve aklınıza gelen her konu için bu güçlü teknikleri rahatlıkla kullanabilirsiniz.
Bu kitap, görünmez dünyayı nasıl ele geçireceğinizi ve nasıl kendi komutanıza alacağınızı gösterecektir. Bunu yapmaya başladığınızda hayatınızın akışı değişecektir. Denemeye var mısınız?
(Tanıtım Bülteninden)
Senaryo Yazarı Olmak
“Herkes senaryo yazabilir” iddiasıyla yola çıkan bu kitap, büyülü fenerin aydınlattığı sihirli dünyaya girmek isteyen tüm senaryo yazarı adaylarına “kalemi, kağıdı alın ve yazmaya başlayın” çağrısında bulunuyor.
Senaryo yazma tekniğinin tüm aşamalarını örneklerle destekleyerek anlatan bu pratik rehber zihninizden geçen öyküleri sinemanın sözcük ve tümceleriyle, yani çekimler, sahneler ve sekanslarla yazma konusunda size yol gösterecek. Çekim ölçeklerinden diyaloglara, olay örgüsünden kişilere kadar film dilinin tüm unsurlarını ayrıntılı bir biçimde ortaya koyan bu kapsamlı kitap, beyaz perdede öykü anlatma sanatına sağlam bir ilk adım atmanızı sağlayacak.
Cemal Kutay | Tarih Konuşuyor Serisi
Tarih Konuşuyor 1: Ana Vatan’da Son Beş Osmanlı Türk’ü,
Tarih Konuşuyor 2: Birinci Dünya Harbinde Teşkilat-ı Mahsusa ve Hayber’de Türk Cengi,
Tarih Konuşuyor 3: Viyana Kapılarından Dönüş ve Osman Ağa’nın Çilesi,
Tarih Konuşuyor 4: 1913’de Garbi Trakya’da İlk Türk Cumhuriyeti,
Tarih Konuşuyor 5: II. Dünya Harbinde Belgrad’ı Kurtaran Türk,
Tarih Konuşuyor 6: Trablusgarb’da Bir Avuç Kahraman,
Tarih Konuşuyor 7: Necid Çöllerinde Mehmet Akif
Tarih Konuşuyor 8: Milli Mücadelede Öncekiler ve Sonrakiler,
Tarih Konuşuyor 9: Siyasi Mahkumlar Adası: Malta
Tarih Konuşuyor 10: Prens Sabahattin Bey, Sultan II. Abdülhamit, İttihad ve Terakki,
Tarih Konuşuyor 11: Üç Paşalar Kavgası,
Tarih Konuşuyor 12: Lavrens’e Karşı Kuşçubaşı
Ahlak ve Toplum
‘’Ne kadar güçlü olursa olsun, tek başına bir kişinin toplum karşısında hiçbir anlamı yoktur; toplum ona rağmen varlığını sürdürebilir. Dolayısıyla otoritenin gücü, otoriteyi uygulayan kişinin kendisinden değil, toplumun kendi oluşumundan ileri gelir.’’
Bugün Emile Durkheim, bilimsel sosyolojinin kurucusu olarak anılmakla birlikte, aynı zamanda Machiavelli, Montesquieu ve Rousseau gibi toplumsal düşüncenin önde gelen isimlerinden biridir. Onun yaratıcı toplum vizyonu, toplumu yalnızca analiz etmekle kalmayıp, aynı zamanda da toplumun yenilenmesi için izlenmesi gereken yolları incelikle ortaya koyar. Durkheim’ın bu çalışması, bireyleri etkisi altına alan toplumsal düşüncenin temelindeki kolektif temsillere ve bu temsillerin mahiyetine dikkat çekiyor. Bireylerin akıl ve inanç eksenindeki ikili varoluşlarının, toplumsal yapıyı tümüyle etkileyen din ve ahlak kavramlarını nasıl oluşturduğunu ortaya koyuyor.