Çocuk dünyaya gözlerini açtığında kendini karmaşık oyunlar içinde bulur. Bir bakıma çocuk “yetiştirmek” ona oynayacağı oyunları öğretmek demektir. Bu oyunlar kuşaktan kuşağa geçerek varlıklarını, yoğunlukları değişmiş de olsa, bir şekilde sürdürürler. Ve bu eserde göreceğiniz gibi klinik çalışmaya konu edilmiş oyunlar bir bakıma kötü oyunlardır. Herkeste Anababa, Yetişkin ve Çocuk benlikleri vardır. Ve zaman zaman biri diğerine baskın gelir. İyi bir ruh hekimi kişinin kullandığı cümlelerden benlik durumunu tespit edebilir ve ona göre kendisi de oyuna sürüklenmeden hastasına yardım edebilir. Mesela; “Yeni bir tasarım var zamanında gelebilmekle ilgili.” cümlesi yetişkin cümlesidir. Oysa “Son kez geç kaldım; bir kez daha olmayacak.” ifadesi çocuk cümlesidir ve oyun hazırlığı için bir girişim olabilir. Kısacası, herkeste biraz kaygı vardır. Oyun çözümlemenin amacı bu kaygılı olma durumunu en düşük düzeyde tutabilmektir.