• Bize Ulaşın
    0537 364 0921
  • Bostancı / İstanbul

Türk Mitolojisinin Ana Hatları

Bir ulusu en iyi yansıtan aynalardan biri mitolojidir. Bu aynada o ulusun ve bireylerinin gereksinimleri ve tutkuları, iç dünyalarının zenginliği tüm çıplaklığıyla gözler önüne serilir. Hiç kuşkusuz mitoloji yalnızca manevi dünyayı değil, aynı zamanda dış dünyayla ilişkileri de yansıtır. Gelecekteki düşüncelerin esin kaynağıdır mitler. Din, felsefe, sanat, düşler mitlerin büyülü kazanında pişer. Başka inançlarla etkileşimin sonuçlarını, büyük tarihsel olayların imgelere yansımasını, ölüm doğum gibi temel yaşamsal deneyimlerin insanın kendini ve dünyaya ilişkin tasarımlarında nasıl dalgalandığını, bütün bunları mitolojinin yardımı olmadan asla anlayamazdık.

Yaşar Çoruhlu bu kitapta, tarih boyunca çeşitli isimlerle farklı coğrafyalarda yaşamış Türk uluslarının inançlarını, imgelemelerini, ürettikleri sanat eserlerini birbirleriyle ilişkili olarak ele alıyor; belirli alanlarda daha önce yapılmış çalışmaları birleştirerek, mitlerin simgesel dilini çözmek ve kendimizi biraz daha tanımak için iyi bir fırsat sunuyor.

Read More

SON NÖBET DEFTERİ

ATATÜRK’ün Hastalığından Vefatına Kadar Tutulan Hastalık Seyrini ve Tedavi Metodunu Tespit Eden Jurnaller 1.X.1938 / 10.XI.1938

Cumhurbaşkanı Celâl Bayar’ın, arşivinde bulunan bu defter: 1 Ekim 1938 Cumartesi günü başlayıp; 10 Kasım 1938 Perşembe günü saat 9’u 5 geçe sona ermekte ve Atatürk’ün,
1 – Nabız
2 – Derece
3 – Tansiyon
4 – İdrar
5 – Doktorların müdahalesi
6 – Ziyaretleri
tespit etmiş bulunmaktadır.
 
Bu rakamlar ve kısa kısa ifadeler, Tıp ilminin, dev adımlarla ilerlemekte olduğu şu günlerde, o zaman için, tedavisi imkânsız görülen bu hastalığın bertaraf edilmesi, Atatürk, gibi bir dâhinin, kurtarılması için, Tıp bilginlerinin, ne gibi bir tedavi usulü takip etmiş olduklarını dile getirmesi bakımından bir değer taşımaktadır.
 
Bu rakamlar ve kısa ifadeler, daha daha neye yaramaz ki;
Bu rakam ve kısa ibareleri dile getirirler…
2 – O zamanlar Atatürk’ün, yakınında bulunanlar hafızalarında, o günlere ait
hatıraları, daha iyi canlandırabilmek ve o günleri, daha emin bir kaynağa dayanarak
yazmak için, bu belgelerden büyük yardımlar görürler.
3 – Filozoflar, bir milleti, bin bir dertten kurtaran, dünyada en medeni olan,
“Sulh tezi”ni müdafaa eden, bir dâhinin, son günlerini azap ve mücadeleyle bitirmesindeki, sırrı aramak ve bundan netice çıkarmak için, bu belgeleri inceden inceye
tetkik etmekle kendilerini aydınlatırlar…
4 – Bunlardan başka, hepimiz birer vatandaş olarak, bize, hürriyet ve medeniyet
fikrini veren, bizi, hürriyet ve medeniyet içinde yaşatan, Atatürk’ün, son gün ve dakikalarını bilmekten ve onları tetkik etmekten en büyük zevki tadarız…

Read More

Semaver

“Sait Faik, Burgaz çalılıklarından çekti bir kızılcık dalı kopardı, kalem gibi yonttu, ucunu yaşama batırdı ve yazmaya koyuldu.
Türk hikâyeciliği Ömer Seyfettin’den sonra Memduh Şevket Esendal, Fahri Celalettin gibi ustaların sürdürdüğü bir türdü. Sabahattin Ali, Refik Halit’in memleket hikâyeciliğine diyalektik bir görüş katmış ve bu yeniliği ile 1940’ların tek ismi olmuştu . Sait Faik ise onların yapmadığı bir şeyi yaptı. Bir konuyu deği l, yaşamın bir parçasını işliyordu. Bir tez savunmuyor, bir yaşantıyı yansıtıyordu. İnsan sevgisi dolu, doğa sevgisi dolu bir yüreği vardı. Neye baksa bu sevgi ile ısınıyor, ışıklanıyordu. Biz anc ak o el attıktan sonradır ki, en önemsiz görünen insanların ve şeylerin zevkine eriştik.”
Haldun Taner, Ölürse Ten Ölür Canlar Ölesi Değil, 1983.

Read More

Dünyadan Çizgilerle Atatürk

Kurtuluş Savaşı ve Devrimler dönemindeki yirmi yılda, (1919-1938) Atatürk yönetiminde, Türk ulusunun başardıklarının dünya kamuoyları ve halkları düzeyindeki yankılanmalarını, Türk’ün ve Türkiye’nin dışardan görünüşünün nasıl değiştiğini, bu dönemde yayınladıkları karikatürler ile isbat eden en az 25 yıllık bir çabanın ürünüdür.

·I. DÜNYA SAVAŞINDAN önce DÜNYA TÜRKLERİ nasıl TANIYORdu ?
·Kurtuluş Savaşı ve Devrimlerden sonra dış basının Türkler ve ATATÜRK hakkındaki düşünceleri ne idi ?
·Tüm dünyadan ÇİZGİLERLE (karikatürler) ATATÜRK ve Türkler.

Bunun dışında bütün dünyada Atatürk hakkındaki yayınları da inceledik ve içlerinden kütlelere yönelik olanları seçtik. Doğu (Bugünkü Pakistan ile Bangladeş’i oluşturan bölümleriyle Hindistan’dan Araplara) ülkelerinden Batı’ya kadar iki düzineye yakın ülkenin arşivlerinde yapılan çalışma, tahmin edilebileceği gibi çok güç ve zaman isteyen bir uğraştı. Nitekim bu yapıttaki belgeleri tamamlamamız, en az 25 yıllık bir çabanın ürünüdür. Ancak sonuçta, pek çoğu ilk kez açıklanan konuyu aydınlığa çıkarmış olmanın mutluluğuna da erişmiş olduk.
ORHAN KOLOĞLU

Read More

İsmin Kaderini Nasıl Etkiliyor

Tüm sorularınız / sorunlarınız, isminizin içindeki enerjide cevap buluyor. Çünkü isminiz kaderinizi birebir etkiliyor. Hiçbir şey çözümsüz değil. Belki adınız size ağır geldi! Belki aldığınız bu kader sizi fazla yordu! Her ne olursa olsun değişim hakkınız mevcut!

İnsan özgür irade ile yaratıldı. Bu öyle güçlü bir haldir ki Yaradan bile kararlarınıza karışmaz. Ektiğiniz her tohum filiz verir. Zihninize ektiğiniz her düşünce tohumu da yeterli alan bulabilirse; pekişir ve hayatınızda gerçeklik olarak size kendini sunar. Bu kitapta çözümsüz görünen kaderinize bir çözüm ve yeni bakış açısı bulacaksınız. Labirentte kayboldunuz sanmayın…

Çocuğunuzu en kısmetli isimle dünyaya getirin!
İşinizi en bereketli, en saygın, en ünlü isimle açın!
Daha da cesursanız kendi adınızı değiştirin/ ikinci bir isim alın:

Read More

Osmancık: cihân devletini kuran irâde, şuûr

“Osmanlı’nın sırrı nedir” sorusunun cevabını arayan yazarın Osmanlı kuruluş döneminin dinamiklerini ve felsefesini bugünkü dille inşa ettiği romandır. Duvarları süsleyen “Ey Osmancık; beğsin. Bundan sonra öfke bize, uysallık sana; güceniklik bize, gönül alma sana; suçlama bizde, katlanma sende; bundan böyle, yanılgı bize, hoş görmek sana; aciz bize, yardım sana; geçimsizlikler, uyuşmazlıklar, anlaşmazlıklar, çatışmalar bize, adalet sana; kötü göz bize, şom ağız bize, haksız yorum bize, bağışlama sana. Ey Osmancık bundan böyle, bölmek bize, bütünlemek sana; üşengenlik bize, gayret sana; uyuşukluk bize, rahat bize, uyarmak şevklendirmek, gayretlendirmek sana” gibi sözler bu kitabın eseridir.

Read More

Güzel Bir Hayat – Belirsizlik ve Değişimle Beraber

Öngörülemezlik ve belirsizlikle nasıl dost olabilir ve bunları yaşamlarımızı dönüştürmenin araçları olarak kabullenebiliriz? İşte bu kitabın merkezindeki soru.

‘Biz insanlar etrafımızdaki her şeyin değişmekte olduğunu farkettiğimiz zamanlarda değişmezlik için çabalama eğilimine gireriz. Zor dönemlerimizde, üzerinde durabileceğimiz sağlam bir zemin, öngörülebilir ve güvenli bir yer bulmaya çalışırken, yaşadığımız stres sanki iyice yoğunlaşır. Ama aslında daimi değişim varoluşumuzun doğasında vardır.’ diyen Pema Chödrön, bilge kadınların çemberinden sesleniyor ve bizi disiplin ve cesaret gerektiren bir uyanış yolculuğuna davet ediyor.

Yaşam deneyimlerimizin geçiciliğiyle ve sürekli değişen doğasıyla ilişki kurmak, uyanmak, canlanmak, neşelenmek ve diğer varlıklara farkındalıkla, sevgiyle yaklaşmanın yollarını öğrenmek isteyenler için harikulade bir rehber.

Read More

Şifa Çemberi Rehberleriniz

Şebnem Özkan, Enerjiler Oyunu’na, yepyeni bir yöntemle devam ediyor. Biliyorsunuz; çemberde durmak yoktur…

Bu kitapta 52 adet rehber hayvanla tanışacak, Şifa Çemberi’nin de bilgeliğini alarak, rehber hayvanlarınızın yol göstericiliğinden yararlanacaksınız.

Kitabın yanındaki rehber hayvan kartlarıyla, rehber hayvanlar, enerjinizi uyumlayabilir, farkındalığınızı yükseltebilir, yeteneklerinizi ortaya çıkarabilirler. Enerji temizliği yapabilirler. Yürümeniz gereken yol hakkında bilgi; hayatınızdaki insanlar hakkında ve neden onlarla beraber olduğunuza dair ipuçları verebilirler. Yeni fikirler, ilhamlarla destek olabilirler…

“Aslında hepimizin içimizde gizli kanatlarımız var. Kendimizi gerçekleştirmemizi, hayallerimize uçmamızı sağlayacak kanatlar… “Meleklerin Seninle Konuşuyor” o kanatları keşfetmemi sağlamıştı.

“Şifa Çemberi Rehberleriniz” ile Şebnem Özkan’ın kalemi yeniden kanatlandı! Benim ve hayallerine uçan diğer herkesin kanatlarını güçlendirmek için…”

Read More

Hipnoz – Kolay Kullanımlı Kendini Hipnoz Etme Teknikleri

Kolay kullanımlı Kendini Hipnoz Etme Teknikleri; alışkanlık, fobi, kronik ağrı ve diğer ‘kişisel yenilgi dizisi’ ile başa çıkma konusunda devrimci bir yaklaşımdır. Bu kitap size, bilinçaltınızı yeniden programlamak ve amaçlarınıza ulaşmanız için kendi hipnoz kasetlerinizi yapmayı öğretecektir. Bu tekniklerin sonucunda kendinize yardım becerisini tekrar kazanacak ve hayatınızdaki mutlulukları karmaşık hale getirip yok eden bağımlılıklardan kurtulacaksınız.

Hipnotik öneriler etkilidir çünkü değişikliklere direniş gösteren bilinç ve zihninizi es geçip, bilinçaltı olarak adlandırdığımız bilgisayar sistemini yeniden programlayarak bu değişimleri kalıcı yapar. Kendinizi, her gün 20 dakika kadar bir süre bu yaklaşıma adayarak, hayatınıza gerçek anlamda hâkim olduğunuzu göreceksiniz.

Bu teknikleri kullanarak sonuç alacağınız konular nerdeyse sonsuzdur. Hipnoz; özgüveni, konsantrasyonu arttırır ve odaklar; hafızanızı geliştirir, cinsel hayatınıza renk katar, yaratıcılığınızı çoğaltır, baş ağrısı ve migreni yok eder, uykusuzluğunuza çare olur, kronik ağrılarınızı rahatlatır, yaşlanma etkilerini yavaşlatır ve hatta tersine çevirir. Ve unutmayın ki, pek çok insanın vebası olan iki sorunun da çözmenin yollarını gösterir: Kilo almak ve sigarayı bırakmak.

Read More

Eski Bir İhtilalciden Dinlediklerim

Bu kitaptaki bilgiler, sadece kitabın kahramanı olan Hasan Amca’dan dinlendiklerimden oluşmuştur.

Karışık bir dönemi yaşamış, hayatını ilk defa ipte hissetmiş, ideali uğruna her tehlikeyi göze almış, hatta sonradan pişmanlık ve üzüntüyle hatırladığı bazı olayların istemeyerek katılmış olan bu insanın yaşamına ait bilgileri dile getirmeyi görev saydım.

Kendi yazdığı Doğmayan Hürriyet isimli kitabında anlatmadığı veya anlatmak istediği olayları seneler sonra konuşmak arzusu duymuş ve anlatmıştır.

Read More