Fantastik Türk Sineması’nın en önemli özelliği en kenarda köşede kalmış, fazla ilgi gösterilmemiş, hep hasıraltı edilmiş karanlık (!) bir döneme ışık tutmasıdır. İki üç günde çekilmiş, dar bütçeli, teknik olanaksızlıklar yüzünden kimi zaman ‘absürd’ kimi zaman ‘trajik’ sonuçları olan filmlerdir bunlar. Ama ne olursa olsun her zaman ‘klasik’ ve ‘haysiyetli’dir. Çünkü çoğu ‘B’ tipi film, istemeden de olsa keskin bir zekânın, duygusallığın ve fedakârlığın sinemasıdır. Bu kitapta anlatılan filmlerin çoğu televizyonlarda artık yalnızca zaman doldurmak için oynatılsa da, dünyanın her yerinde meraklıların ilgisini çekmiş, antolojilere alınmış, festivallerde gösterilmiştir. Fantastik Türk sineması henüz bu keyfin tadına varamamışlar için muhteşem bir giriş niteliğindedir. Süpermenler, Süperkızlar, Killingler, Karaoğlan, Malkoçoğlu, Tarkan ve burada adını anamadığımız daha nicelerinin dünyası, masallar, Yeşilçam kovboyları, bilimkurgunun ilk örnekleri sizleri bekliyor. Son bir söz: “Kim Dünyayı Kurtaran Adam’ı izledikten sonra aynı kalabilir ki?”