İnsanların yaşam koşullarını iyileştirme amacıyla yola çıkan planlama projeleri neden başarısız oldu?
Anarşist düşünür James C. Scott, bu temel sorudan yola çıkarak devlet merkezli kent ve köy planlaması deneyimlerini mercek altına alıyor. Fransa’dan Brezilya’ya, Sovyetler Birliği’nden Tanzanya’ya bir yolculuk yaparak devletçi planlamanın başarısızlıklarını analiz ederken, benzer toplum mühendisliği felaketlerinin tümünde ortak olan koşulları da gün yüzüne çıkarıyor.

Gerçekliği kendi vizyonlarına uydurmaya çalışan tek adamları, gerçekliğe yalnızca masa başında yaptıkları plan çerçevesinden bakıp ona uymayan her yönünü yok sayan memurları ve hepsinin ötesinde, otoriter yüksek modernizmin ayrılmaz bir parçası olan ve gerçekliği şekillendirilecek bir nesne olarak gören despotluğu irdeleyen Scott, Devlet Gibi Görmek’te “planlama” kavramının gerçek toplumsal dokuyla uyuşmaz olduğu görüşünü etkin bir şekilde savunuyor.